kara gülümKara Gülüm gitme gidersen dökülür gök yüzümün yıldızları dolaşırım çıkmaz sokak yarama tuz hatıraları kelebek misali aşka ayrılık ekmeye ne gerek var dolaştırma kelime kelime o sen kokan mısraları kara gülüm hasretinden gecelere sığınsam ne kadar fayda eder göz yaşımla yazdığım mektuplar beni benden eder ey hayaller yurdunun meçhul prensesi kahramanı aşığın o gözlerinde ki fırtına söylesene kaç şiir eder kara gülüm mabedim deliliğim sakinliğim yürek coğrafyam etme ben yusuf gibiyim züleyha’dan başka bilmem kelime bavullar dolusu kelimeler anlatamaz karanfil kokunu gidersen her gün biraz ölürüm kor alev düşer yüreğime kara gülüm hayat sahnesinde sevmeye kapanır sevda perdelerim yokluğunu değil varlığını ömrüme iliklemek isterim hayır dersen sensizlik dert olup beyaz kar gibi yağar senin için of desen ateşine, af desen aşkına düşerim kara gözlüm kalbinde ki sevgi değil kalbin yüreğin gönlün olacaktım vuslatım bakmadan gördüğüm rengarenk gök kuşağım sensiz aşk notası eksik şarkı gibi aynı yerde hata veriyor yüreği en çok kimde kaldıysa en çok o’ralı olan aşığım kara gülüm su misali akıp giden zamanda sevmek sevilmekmiş maharet gel kalbimin sarayına prenses ol ve aşkla saraya sen hükmet yada çek ayrılığın pimini orada bitir sensizlik denen işkenceyi kalbimde ki sevgi değil sevmek kalbim ne olur biraz merhamet kara gülüm öyle damla damla kalbime sızan az bulunan nadide bir çiçeksin maşuğum özlemek adına sarıldığım şiir yorgan olan türkülersin kara gülüm ne olur gelde gidişinin en güzel tarafı dönüşün olsun kara gülüm seni sevmekse yaşamak bırak hep sürsün hiç bitmesin alaturka keder |