Akıp GittiAh... Akıp gitti onca yıllar Hüzün yaşatır halde kalanlar Sabır Ve cefaya hor bakmayanlar Yaşlanırlar lakin huzur duyarlar Sirettir Asıl olan, hakikat bulunan Sür’et midir, sir’etinden arınan Çeşit Çeşit maskeler takarlar Avunmak için kimleri kandırırlar Aldanan Bizzat kendisidir, aklı kararan,Nefsi için hak ve hakikatten uzaklaşan Geldik ki Gitmek için, ötedir adresin Aklın ve iradenle yazdığın kader kitabındır amelin Öyle... Sessizce dalarım, Uzaklara derin derin bakarım İçimi Anbean acıtan yadıma yanarım, göçüp gidenleri hüzünle anarım Bilmem ki Hakikate niye Bu kadar yabancıyım Zafiyet ve zan içinde yaşarım Şimdi Ah etsen ne olacak Bitap halde bahar mı açacak Ruhum Kölelikten ne vakit kurtulacak,Fani adına bahanem son bulacak Her gün Musalla taşında çaresiz yatan,Mevta bana neden böyle acı yaşatacak Akıp Giden ve götüren lahza,Ruhumun ezik haline mi şahitlik yapacak Mustafa Cilasun |