TESLİMİYET
TESLİMİYET
Ruhum daralıyor, nefes alamıyorum, Gırtlağımı sıkıyor insanların bakışları, boğuluyorum, Dört duvar arasında volta vuramıyorum, İçimde kopan fırtınaya anlam veremiyorum. Beynimin derinliklerinde kendimi arıyorum, Pusulamı kaybettim, kendimi bulamıyorum, Ne yöne baksam kendimi tanıyamıyorum, Kopan fırtınayla, kasırgayla, poyrazla esiyorum, Bir türlü ruhumu durduramıyorum. Ruhumu bedenimden koparıyorum, Kahpeliklere inat savaşıyorum, İnsanlığımı çalanlara dişlerimi sıkıyorum, Yumruğumu sıkarak duvarları yumrukluyorum, Hırsımı, öfkemi duvarlardan alıyorum. Önüme gelen her şeyi tekmeliyorum, Arşa ulaşan öfkemi dindiremiyorum. Kaybolan insanlığı sorguluyorum, Sorguya cevap bulamıyorum, Kah o yana bakıyorum, kah bu yana bakıyorum, On dörtlünün hedefine kimi koyacağımı bilemiyorum. İdamlık mahkumun urgana çıkışını izliyorum, Asilce urgana başını koyuşunu görüyorum, Son istediği sorulduğunda cevabını düşünüyorum, İsmail’in kurban edilişini gözlerimin önüne getiriyorum, İnandığı bir ülkü uğruna cellata meydan okuyuşunu teneffüs ediyorum, Kelimeyi tevhit getirdiğini duyuyorum, Bu asil duruşa, gözyaşlarımın damlacığını yanaklarımda hissediyorum. İşte bu sırada insanlığımı hatırlıyorum, Kalbime inen incecik sızıyla kendime geliyorum, Yüreğimin sızısıyla irkiliyorum, İdam sehpasında ayılıyorum, Bedenimle ruhumu bütünleştiriyorum , İnsanlığımı yeniden kendimde buluyorum. Abdestimi alıp, tekbir getiriyorum. Secde de ruhumu teslim ediyorum. Mithat SAYAR |