SEN NASIL FELEKSİN
sen nasıl feleksin başımı döndürdün
yanan ocağımı ebedi söndürdün insanlar içinde bir beni mi gördün ben nasıl güleyim artık vurma yeter iki kapılı bir han değil mi dünya arada yüzüme gülecektin güya başıma tükenmez dertleri ördün ya sefamı süreyim artık vurma yeter sen nasıl feleksin gariptir demedin birgün olsun benim kahrımı çekmedin dikenli yollara gül bile ekmedin başamı döneyim artık vurma yeter bahara hasretken gülü zemherinden geçemedim birgün senin çemberinden yaktın beni felek ta ki en derinden tekrar mı söneyim artık vurma yeter sen nasıl feleksin herkese ayrısın bir tek bana vur ki heryerim ağrısın suçum günahım çok belkide haklısın kendime döneyim artık vurma yeter ölümlü dünyasın üç beş gün oyala bir yudum umudu cebime koyala bak o zaman bana dersin ki hayrola dizimi döveyim artık vurma yeter eledin benide inceden inceye bunuda çekerim elbette sineye kalırmıyım bilmem gelecek seneye beklede göreyim artık vurma yeter sen nasıl feleksin hep küstü yar bana kuru dal misali savurdun harmana kimse karşı gelmez benide sarmana bilet kes döneyim artık vurma yeter koklamadan gülü nazikçe dalından aşağıya ittin benide salından bir tutsan elimden öperim alnından ağıtlar öreyim artık vurma yeter sen nasıl feleksin zehir attın aşa kimine dersin ağa kimine paşa düşman ettin beni on dokuz gardaşa barıştır göreyim artık vurma yeter sabır işledim ben bu zalım gurbette bir gün hak’ka kavuşmak vardır elbette yaptığın yazılı delil ahirette bir sıkta öleyim artık vurma yeter |
Kalemin susmasın
______________________________Selamlar