BİZİM AHMET SOR DEMİŞ BEN DE SORDUM.SOR BENİ Aramak istersen günün birinde, Yeşile beyaza ala sor beni, Gönül bahçesinin tenha yerinde, Arıya çiçeğe bala sor beni. Aramanda yeter bulmazsan bulma, Bulup başucumda kalmazsan kalma, Umutsuz yaşanmaz umutsuz olma, Leyla’ya Mecnun’a çöle sor beni. Yitirende yitiğini ararmış, Uçan kuşa dağa taşa sorarmış, Güz gelmeden birer birer sararmış, Yaprağı dökülen dala sor beni. Divaneye döndüğümü söylesin, Dikenine konduğumu söylesin, Yaz gününde donduğumu söylesin, Dalına kar yağmış güle sor beni. Unutmak imkansız nedsem neylesem, Yağmur ol üstüme yağ çisem çisem, Eğer sen bir aslı bende keremsem Ateşe dumana küle sor beni. İnancım sonsuzdur bahta kadere, Yoldaş ettin beni gama kedere Nisan yağmuruyla dolunca dere, Uçan kuşu kapan sele sor beni. Bu hasret hem seni hem beni yaktı, Gözlerimin yaşı sel olup aktı, ŞENER’im gelmişse gitmenin vakti, Omuzlar üstünde sala sor beni. Ahmet ŞENER BİLEMEDİ GARDAŞIM Yitirdiğim yerde aradım seni Ala sordum bilemedi gardaşım Arıda çiçekte yitirdim beni Bala sordum bilemedi gardaşım Sevdalığın tadı kaçtı dediler Leyla bu diyardan göçtü dediler Mecnunun zamanı geçti dediler Çöle sordum bilemedi gardaşım Yüreklere yeni dertler ekilmiş Pınarlar kurumuş bentler yıkılmış İlkbaharda yaprakları dökülmüş Dala sordum bilemedi gardaşım Varmı senin gibi böyle dert çeken Yarinin peşinden göz yaşı döken Bir gonca yanında binlerce diken Güle sordum bilemedi gardaşım Söz verip gidenler sözünden dönmüş Yıktığı yerlere baykuşlar konmuş Eliyle yaktığı ateşler sönmüş Küle sordum bilemedi gardaşım Bitmez bu dünyanın derdi efkârı Bitirir bu haller her sitemkârı Coşmuş eriyince dağların karı Sele sordum bilemedi gardaşım Kul Hakkı’yım döndüm yüklü buluta Bir ağlarsam göz yaşımı kim tuta Böyle sevda sığmaz amma tabuta Sala sordum bilmedi gardaşım. Hakkı ŞENER |