Hanlar, şimdi yalnızlarO muhteşem Tarihin şahitliğini yapan Her taşın zihninde hala yaşayan Araştırdıkça, hakkıyla anlaşılınca hüznün içine alan Bir zamanlar bin bir misafir ağırlayan Hanlar hancısız, Sakisiz kaldılar Böylesi zengin ve muhteşem mimari eserlere sahip millet olarak ne kadar kıvanç duysak azdır Hak olan, hakikate sahip olarak ve ondan tezahür eden saygınlığı koruyarak hizmete sunmaktır Hat... San’atı Bir başkadır Sessiz yakarıştır Sabır rahlesinde uyanıştır Edep sahnesinde haşyete susayıştır Ruhun sahnesinde huzur zerk eden haykırıştır Kalbi sevgiyi, sevdayı, aşkı bir başka anlatan kavrayıştır İnsani hassasiyet, dikkat ve rikkatin talimini yaptıran ders-i azamdır Sır... Meşkuk Bir düğümdür Taşıyan için yüktür Saklandıkça esrarını koruyan kederdir Zatın sir’etine has, gaflete açık olan bir fetrettir Sır her ne kadar üç harf ve bir hecede olsa kelime olarak asudedir İçinde kendine özel mahremini koruyan, yaşatan, bazen sabrı zorlayan değerdir Kişiye, şartlara, sıfata göre farklılığı aşikar olan, beşeriyet için zarureti bulunan saklı emanettir Bazen... Çekilirsin sessizliğe ve sükunete gidersin Sabır ve tahammül azaldıkça anlamak istemeyene ne söylersin Nefisten beslenen asabiyeti, hırsı, hıncı neylersin, edep ve tevazuya iltica edersin Avunan, kanan, yanılan, imaj için yaşayan, hak ve hakikati unutan için hidayet dilersin, onu asla hakir görmek istemezsin, gafletin, delaletin kıskacında aklı kararmış olduğunu bilerek kalbin sahibine yönelirsin Mustafa Cilasun |