KALAN DÜNYA İLE HASBİHAL (308)
KALAN DÜNYA İLE HASBİHAL (308)
Kalan dünya bizden bıktın usandın. Dertleri seninle paylaşır olduk. Yoksa bizi kendinden mi kıskandın. Tek taraflı kolay uzlaşır olduk. Sen çaresizliğin dermanı gibi. Aklın ve de fikrin fermanı gibi. Dertlerin çayırlı harmanı gibi. Serildik çimene azlaşır olduk. Senden başkasına dertler söylenmez. Bir dost tarafından bile dinlenmez. İçeriği nedir desek bilinmez. Yanlış bilgilerden yozlaşır olduk. Herhalde yükün çok baksak tartına. Meğer ne var ne yok binmiş sırtına. Yağmurlar sağanak rüzgar fırtına. Toz topraktan üst baş bozlaşır olduk. Mal bulduk etrafa saçıp savurduk. Kendi kendimizi çoğu kez vurduk. Arı gibi olduk dolaşıp durduk. Çiçekten çiçeğe tozlaşır olduk. Herkeste bir sitem çekiyorsun sen. Kimseye itiraz etmiyorsun sen. Bazen kendine de yetmiyorsun sen. Dilimizde türkü sazlaşır olduk. Herkes sitemini sana yolluyor. Süslü sözler ile alla pulluyor. Yaptıkları ile seni solluyor. Ömrümüz boyunca sızlaşır olduk. Canlıyı üstünde barındırırsın. Yıkayıp kirinden arındırırsın. Üşütmemek için sarındırırsın. Buna rağmen her gün kozlaşır olduk. Demişim dünyanın suçu yok diye. Yaşadıklarımız ondan hediye. Günahı yükleriz hala hak diye. Yabanileştik hep dazlaşır olduk. Zayi Ozan şimdi sözlü söyleşti. Dengeni biz bozduk düzen değişti. Sorgulamak gerek bu nasıl işti. Ölüm için bile hızlaşır olduk. İlhan ATEŞ (Zayi Ozan) Ankara, 23/06/2017 Cuma Yayın : 24/06/2017 Ctsi. www.edebiyatdefteri.com/siir/1103652/ |
ŞİİRDE sihirli kelimelerin yüceliği anlam bulmuş ve canlanmış…
Çok çok beğendim….
……………………………………Saygı ve Selamlar…