ölüm tıngırtıları
sırılsıklam kör gece
kirli parmaklarıyla sigara saran adam ve kibritinin kavında parlayan yıldız dedi hiç birşey yoktur ölüm kadar apansız yalnız sabahın ışığına yetişen gök gürültüleri saklanan kuşlar ve bir damla çisede gün bulan hava hayallerin bahçesinde koşan kız dedi hiç bir şey yoktur ölüm kadar ıssız yalnız arabaların farları yol çizgilerinde seyreden kopuk zaman ve çiğnenip atılmış sakız dedi hiç birşey yoktur ölüm kadar kararsız yalnız hani zakkum çiçekleri ve koku deforme edilmiş hayata dair doku ve sağır günlerin kör odası ışıksız dedi hiç birşey yoktur ölüm kadar sancısız yalnız N-S |