Bir şarkı vardı dudaklarımda,
Parçalanmış yüreğimde,
seslendiremediğim,
Belki yanık bir türkü de,
Ne olabilir diye düşlediğim de,
Adını koydum,
Hüzün yanığı...

Hüzün yanığı ;



Hüzün var gözlerimde,
Acıların olgunlaştırdığı,
Kapalı kapılar ardında,
Unutulmayan anıların ruhumda,
Bıraktığı hüzün yanığı,

Gecelerin sessizliğinde,
Sabahı zor olan bir bende,
Anlatamadığım sözcüklerimde,
Sessiz kalan kelimelerimde,
Dökülmeyen hecelerimde,
Masum bir bende,
Hüzün yanığı bir tende,

Anlık duyguların değişiminde,
Bazen neşeli bir bende,
Bazen de mutsuz bir bende,
Yüreğimin derinlerinde,
İstemsizce adlandırdığım yıkık bir bende,
Hüzün yanığı gözlerimde,

Gizemli bir zaman diliminde,
Çaresizce bekleyen bir bende,
Tanıdık yüzünle gelen sende,
İlk tanıştığımız o anın belirginliğinde,
Dün gibi hayallerime gelen sende,
Yine yüreğimi sızlatan güzelliğinde,
Hüzün yanığı vardı,

Kalbime ağır gelen sevginde,
Kırmaya korktuğum her anımda,
Terk etmediğin bir bende,
Mavili dünyamın düşlerinde,
Delicesine bir hasretin bağrında,
Savrulan rüzgarında,
Saçlarıma bıraktığın izlerinde,
Dokunduğumda,
Gözlerimde baki kalan hüzün yanığı,

Üzülme diye teselli verdiğinde,
Hep yanındayım diye içime su serptiğinde,
Kaybolduğum yalnızlığımda,
Mutluluğu beklediğim de,
Kulağıma fısıldadığın cümlelerde,
Saklanacak yeri olmayan bir bende,
Yine hüzün yanığı vardı,

Anne sevgisini özleyen bir çocuk gibi,
Yağmurda ıslanan, üşüyen ben gibi,
İçi ürperen, acıyan ben gibi,
Gizil bir ben de,
hüzün yanığı vardı yine,
gözlerimde,

Papatyalar toplayan bir hayalin,
Eşlik eden düşlerin,
Gökyüzünün sonsuz boşluğundan,
Hoşça kal diyemediğim,
Seni beklediğim her anın,
İçimdeki sevgin,
Beni saran hüznüm,
Terk etmeyenim,
Yine vardı,
Gözlerimde,

Hüzün yanığı düşlerim,

...