BİR HAYLİ ZAMAN OLDU
BİR HAYLİ ZAMAN OLDU
Issız göl kenarında, şöyle sofrayı serip Efkârı sarmayalı bir hayli zaman oldu Doğanın ikramına biraz tebessüm verip Havaya girmeyeli bir hayli zaman oldu Geçinme telaşında gezerken yana yana Üç nefesin ikisi esir düştü devrana Gönlün sevda gemisi demir attı limana Okyanus görmeyeli bir hayli zaman oldu Tınar olup savrulduk gündüzü gecesine Fazla hırsa dalmaktan felç indi nicesine Umrumuz da olmayan ölüm bilmecesine Kafayı yormayalı bir hayli zaman oldu Güneş ufka dayandı sancılı oldu batış Yüzümün çizgisine yazıldı artık bitiş Ciğerde bildik nefes, kalpteki aynı atış Değişik vurmayalı bir hayli zaman oldu Aptal başım içinde güvenirken us’una Dört taraftan bağlayıp çökertti avlusuna Derdi şekerden tatlı yüreğin namlusuna Bir sızı sürmeyeli bir hayli zaman oldu Aynanın sırlı yanı silah yapınca küsü Canıma daral geldi bıraktım süsü püsü Bizimkisi yaralı bir turnanın öyküsü Arayıp sormayalı bir hayli zaman oldu Ahmet Çiftci |
hayatı ve gerçekleri unutursak sonu harap olur...
yazımı anlatımı ve dili sade, öğüt anlamında derin bir eser
duyarlı kaleminize sağlık