Haydi kalkAdam... Oğluna haydi kalk Bugün kiliseye gidelim, Ayine katılalım diyerek seslendi Oğlu hiç ses çıkartmadı, kalktı ve bir bardak su içti Babası belki duymamıştır diye yeniden haydi kalk gidelim dedi Oğlu başını kaldırdı, derin bir nefes aldı, tam babasına niyetini söylemek üzereyken Annesinin sesiyle yeniden suskunluğu seçerek okuduğu kitabı eline aldı ve satırlar arasındaydı Babası yanına yaklaştı, bir müddet başında durdu ve sonra eliyle omuzuna dokununca, genç başını kaldırdı Babası oğlunun gözlerine bakarak, ne dersin kiliseye gidelim mi diyerek, özellikle tepkisini öğrenmek için onu zorlamıştı Genç ayağa kalkarak babacığım ha kiliseye, ha camiye gitsem veya gitsem ne olacak, hangi tutunduğumuz taklit ve inanç bizleri böylesi sıkıcı durumdan kurtaracak diye ruhi ve zihni durumunu anlatmıştı İşte... O an için ezilir Sabrı şerh etmek elzemdir Gayret olmadan beklemek kerihtir Günler geçtikçe anbean kan şekerin düşecektir İşsizlik açlık demektir, ne bulursan yemek çaresizliktir Şayet hayata karşı umursamaz bir psikolojiye girmişsen sefilliktir Kimsesizlik ise insanın bizzat kendini ve marifetlerini hakkıyla tanıyamama cehaletidir Entelektüel yalnızlık ise bilincin yüksek ufuklarında tasavvur ederken anlaşılmaya, anlatılan konuları anlamaya karşı isteksizliktir Günübirlik yaşamak, akla gelenlere göre davranmak, konuşmak, her fırsatı, zamanı keyfiyete, arzuya mecburiyete göre geçirmek demektir Ne olur... Artık fark et Bir yolcu olduğunu kabul et Canın, bedenin, hevesin derdinde olmayı reddet Neden yaratıldın, ruhun, aklın, vicdanın, iraden en büyük farkındalıkmuhakeme et Ham olan gönlüne etme rağbet, sana sunulan ve ifade edilen her cümleyi basiretinle şerh er Sen aklın ve bilincinle umudun yolcusu olmalısın, bu bakımdan da hak ve hakikat nedir çok iyi anlamalısın gayret et Ruhun yolculuğu asıl olandır, şuurun bu yolculuğa anlam ve zenginlik katandır, zan ve ön yargı kör kuyularda yaşatandır fark et Mustafa Cilasun |