DOSTUM MUSTAFAŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Bir gün hepimiz yolcuyuz. Ama erken ama geç. Hayatı zamansız terk edenlere
Tükürdüğüm sahte hayatın içinde Bu gün dostum Mustafa aniden göçtü. Uyur gibi, uykuda gibi gitti. Ne kamyon tuttu göçmek için, ne de trene bindi. Sessiz sedasız uykuda hayatı bitip gitti. Ne tartışırdık Mustafayla O şirketi savunur, ben hastaneyi Ara sıra seslerimiz yükselir hararetli Sanırsın kavgadayız biz Gün sonunda ikimiz El sıkışırdık bir kahraman edasıyla Ne kadar çok seveni ne çok sevgisi vardı Ne değer verirdi insana ve çocuklara Her konuşması memleket kokardı. Yarınlarından konuşurdu kahkahalarla Şakayı sevdiğimi bilir di de; Bu kadarının fazla olduğunu bilemedi. Dönüş olmayan yolda, Bir hiç gibi göçüp gitti dostum Mustafa. Bir elinde çekiç bir elinde tornavida Hayatı düzeltmeye çalışırdı. Her şeyi tamir ederdi de. Benim bozuk kafaya gelince; Mümkünü yok Fatma Hanım umutsuz vaka derdi. Ne koltuk takımı gerekli ne sehpa Tabureyi atıverirdi masanın altına Misafir severdi dostum Mustafa İki bardak sıcak çay en büyük keyfimiz Kaldı demliği ocakta öksüz, kimsesiz. Ilk defa görevini kötüye kullandı. Mesaisini kendi için harcadı. Uykuda gibi, uyur gibi, şaka gibi. Dostum Mustafa bu gün görevinde aniden göçtü gitti. |