Ey Güzel Arkadaş...
Ya söz verme, ya da söz verdiğinde, sözüne sahip ol!
Şeytani duygularla değil, rahmani dıugularla dol! Helal sütle emzirilmiş, fikri güzel, gönlü güzel, insanları, Yorulup üşünmeden, fellik fellik ara bul! Ey Güzel Arkadaş! "Bugünün yarını da var" deyimini derinden düşün, yabana atma! Ne pahasına olursa olsun, dostum dediklerini menfeatin için satma! Sayılı ömür miadını yaşarken,şeref,namus,muhabbet ve sevgi abidesi ol! Elinden geldiğince kolaylaştır ama asla ve asla zorlaştırma! Ey Güzel Arkadaş! Neyin var neyin yok,bırakıp gideceksin, sadece ve sadece, amelin senle kalacak Günü ve zamanı geldiğinde sayılı ömür miadın istesen de istemesen de dolacak. Yaptığın iyilikler de, kötülükler de, işin kolayına kaçılmadan yazılacak birer birer, Zalimler cehennem ile, şerefli ve namuslu mazlumlar ise cennet ile müjdelenecek. Ey Güzel Arkadaş! Bir gün mutlaka, sende ölüm şerbetini içeceksin, zira ölmemenin yoktur çaresi, Bu üç günlük fani dünyada, veli zatlara komşu olmanın, adam gibi adam olmaktır reçetesi. Yerinde olsaydım, kılı kırk yarar,ince eleyip çok sık dokurdum, Yerin göğün sahibi, şanı yüce Allah’a, kul olmaktır fani dünya hayatımızın ana gayesi. Ey Güzel Arkadaş! Tarih sayfalarına altın harflerle yazılmış, atalarımın yaşam şekillerinden hayatını ziyalandır! Sen sen ol, asla ve asla unutma, bu dünyadaki herşey boş ve kadar da yalan dolandır. Kuru ekmeğini,koyun yoğurdundan yapılmış ayranını, başkasının kebabına değiştirme! Buradaki görevin bittikten sonra, arkadan konuşulacak, güzelliklerin, mert ve yiğitliğin, sana kalandır. Ey Güzel arkadaş! Nefsin şeytani heves ve arzularına, kulak verme, zira kulak verenlerin berbat olur akibeti, Şartlar ne olursa olsun, elinden ve dilinden bırakma uhuvvet ve muhabbeti! Yazın Temmuzunda, güneşin altında karın tokluğuna çalışıyor olsan bile, Tevessül etme tembelliğe,dünyalara değiştirme helal alın terindeki zahmeti. Ey Güzel arkadaş! Yufka gönlünü doldur rahmani sevgilerle, şeytani sevgilere yer bırakma! Gönül tarlalarını sulayan berrak bir pınar ol ama sakın ha sakın bulanık akma! Sen dost bilenler için, şirin uykularından ferağet et! Bu emanet canın bedeninde olduğu müddetçe, başkalarının namusuna kem gözlerle bakma! Ey Güzel arkadaş! Bu ay yıldızlı bayrağımızın kadri kıymetini kanının son damlasına kadar kıymetini bil! Asil ve yufka gönlünde kalmasın, husumet adavet ve kin,kökünden sil! Asırlık ceviz ağacı gibi ol, herkes gölgelensin gölgende, yorgunluğunu gidersin! Gerektiği gibi sahip olmazsan eline diline beline, muhacir olur gezersin il be il. Ey Güzel Arkadaş! Çok oku, okuduğunu anla, anladığını da içtimai hayatta, yaşamaya çalış! Malayani işleri bırak bir kenara, doksandokuz esması olan Allah’ı zikretmeye alış! Kimsesiz dul ve yetimlere, himmet elini aşk ve şevkle uzat, günü güne satmadan, Aşkın dağlarında muhabbet fedaisi ol, din dil ırk ayrımı yapmadan, dağıt sevgi ve barış! Ey Güzel Arkadaş! Çalış çabala ahsenel takvim ol, Esfele safiline düşürme kendini ! Gönül gözlerin açık olsun, Veli zatlarının önünde diz çök otur,yıkma edeb bendini! Din gününün sahibi, şanı yüce yaradanın, ipine sımsıkı tutun! Basiretli ve ferasetli ol kendi elinle yıkma kendi evini! Ey Güzel Arkadaş! Arkadaş seçimine dikkat et, etmezsen şayet, mutlu yuvana incir ağacı dikilir! Emri-bil maaruf neh-yi münkeri işin kolaına kaçmadan yaparsan, defterin sağdan verilir. Her şeye Kadir olan Allah’tan başkasına kulluk yapıp önünde eğilme! Unutma ki samimi ve içten olmak aklı selim düşünenlerin indinde her daim sevilir. 05/Şubat/2017 |