SEN BENİ BİLEMEZSİNNerden bileceksin benim halimi Düşüp gurbet elde çürümediysen Ayrılıktan şirin görüp ölümü Hasret ateşinde erimediysen Anlamaya heves etme boşuna Belki duydukların gitmez hoşuna Yayla yollarının dik yokuşuna Yorgun dizler ile yürümediysen Hiç güttün mü bayırlarda davarı Bir evin oldu mu yıkık duvarı Titreyen elinle boyunca karı Çıkıp dam üstünden kürümediysen Mor menekşe sünbül ile süslenip Lale, gül diyerek yare seslenip Bahar yağmurunda şöyle ıslanıp Gün altında durup kurumadıysan Kul Hakkı der sen bu hallere yaban Tarlalar sürdünmü elinde saban Ayağında lastik erimiş taban Yırtığını iple sırımadıysan |