SEN KOKARKENŞiirin hikayesini görmek için tıklayın En tembel öğrenciyim hayat denen okulda
Sınıfından bahçeye buralar sen kokuyor... Dersten sınavdan öte, ismin kalmış akılda Kalem defter koyduğum sıralar sen kokuyor... Her sabah ki andımız hicrinle solmaya var ’’Varlığım varlığına armağan’’ olmaya var Kara-tahta yalnızca adınla dolmaya var Tahtaya isim veren karalar sen kokuyor... Beden dersinde hasret bunalttı beni terden Ayaklarım saçına dolandı, düştüm birden ’Canın sağolsun’ deyip tekrar doğruldum yerden Dizimde pıhtı-pıhtı yaralar sen kokuyor... Hayalini köreltmek, silmek ölüm ötesi Formülünü keşfetmek, bilmek ilim ötesi Kantinde bir çay içip gülmek zulüm ötesi Adı teneffüs olan aralar sen kokuyor... Veli toplantısında öğretmenler çıldırdı Müdürümüz kaydımı alt sınıfa aldırdı Vuslat dersinde hoca son sözlüye kaldırdı Karnem kırıkla doldu, sorular sen kokuyor... Ali ERDİNÇ Ali Erdinç’in Bu güzel şiirinden esinlenerek yazdım. İt gibi titresem de, yokluğun da soğuktan, Yakamadım sobayı, çıralar sen kokarken. Sevda pınarlarında hasret akar oluktan, Yazdığım her şiirde, mısralar sen kokarken. Düştüm sevda ağına, göremedim önümü, Acılar sıra olmuş, arıyorum dünümü, Ne yana gideyim ki, şaşırdım ben yönümü! Bütün gökler, denizler, karalar sen kokarken. Yaşadığım hayatta sen çıkınca karşıma, Dedim ki ceylan gözlüm, girdi gönül çarşıma, Ben hep tura dedikçe, yazı geldi şansıma; Hiç yazı diyemedim, turalar sen kokarken. Yar dediğin vurunca seni tatlı diliyle, Bir tutarlar inan ki, mecnun denen deliyle, Çıkıp dağ başlarına, essem seher yeliyle; Ayaklarım gitmedi, buralar sen kokarken. Gözlerin kaldı bende, bakmaya doyamadım, Sevda sarhoşun oldum, bir türlü ayamadım, Ne aldıysam elime, giymeye kıyamadım; Kaşkol, paltom, ceketim, bereler sen kokarken. 24.01.2017 Avni Temiz |