İSTANBUL AĞLIYOR VE BEN GİDİYORUMŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Bursada üniversitede okuduğum yıllarda İstanbuldan ayrılmak bana hep hüzünlü gelmişti
ve hemen hemen her seferinde hava yağmurlu oluyordu işte yağmurlu bir havada istanbuldan ayrılırken otobüste yazdığım bir şiiri sizinle paylaşmak istedim...
Bu gece solgun ışıkları İstanbul’un
Sağnak olmuş göz yaşları kaplı her yanı hüzün Aşığı gidiyor nasıl olmasın mahzun İstanbul ağlıyor ve ben gidiyorum Attığım taşları dalgalarla kucaklardı boğaz Bu gece boğaz durgun gitme der gibi Kız kulesi mahzun şimdiden özler gibi İstanbul ağlıyor ve ben gidiyorum Çamlıca diz boyu göz yaşına boğulmuş Üsküdar küskün aşığına darılmış Bu gece İstanbul sanki bana bir el olmuş İstanbul ağlıyor ve ben gidiyorum Son defa tekmeliyorum ıslak kaldırımlarını Dolaştım tek, tek tüm sokaklarını Herkes elinde şemsiye, sağnak yağmur diyor Kimse bilmiyor, İstanbul ağlıyor ve ben gidiyorum Ayrılık revamı, diye haykırıyor surlar Kim inanırdı İstanbul’da ağlar İnanmasın kimse göz yaşları bunlar İstanbul ağlıyor ve ben gidiyorum Ayrılığa mahkum edilmişiz be İstanbul Bak ben metinim sende metin ol Desem de nafile o hıçkırıyor ben yağıyorum İstanbul ağlıyor ve ben gidiyorum |