DEYİŞKara gözlerini sevdiğim dilber Kimseler görmeden gel yavaş yavaş Sarıp koklamaya evdiğim dilber Korkuyu kaygıyı sil yavaş yavaş Çitleri dolanıp aşmış geliyor Perçemi kaşına düşmüş geliyor Yanakta heyecan taşmış geliyor Omuzdan düşüyor şal yavaş yavaş Dellenmiş yüreğim durmaz devinir Garip gönlüm çocuk gibi sevinir Çıkar yücelere, coşar, övünür Çözülür bağından dil yavaş yavaş Yüzüme sitemkâr baksa da bazı Canımdan azizdir çekerim nazı Duvardan alınca üç telli sazı Bülbülü susturur tel yavaş yavaş Öylece uzanır yatar dizime Birde tatlı tatlı bakar yüzüme Gözünün ışığı dolar özüme Okşayıp gezinir el yavaş yavaş Tahir’in sevdiği dünya güzeli O’nun ram olduğu, kendi özeli Düşünmem ahiri ne de ezeli Sarar ince beli kol yavaş yavaş Tahir EKER Evmek : Acele etmek Çit : Çalı, kamış vs. ile yapılmış bahçe duvarı Perçem : zülüf, kakül Ram: Boyun eğmek Ahir: Sonraki zaman, sonra Ezel : Önceki zaman, Önce |