VAR GİBİŞiirin hikayesini görmek için tıklayın 20 Kasım 2016 tarihinde Bir’iz Edebiyat bünyesinde Kadir Orakçı tarafından yönetilen ve bu haftaki ayağını bizim verdiğimiz Fasl-ı Muhabbet atışma platformunda Mülki olarak yazdığım dörtlükler.
Yiyecek bir lokma bulunmaz evde Süslenir gezersin toyun var gibi Bir karış uzunluk, bir tombul gövde Salınırsın selvi boyun var gibi Bol keseden harcar hava atarsın Evde döşek yoktur handa yatarsın Herkesle çekişir caka satarsın Ankara’da büyük dayın var gibi Geçen her araba duruyor sana Millet ne hayaller kuruyor sana Lotolar, totolar vuruyor sana Bu işin içinde oyun var gibi Altta gömlek yok gezme kabanla Kendi adınla yaşa değil babanla Profun oyu bir iken çobanla Şişersin on kişilik reyin var gibi Rızkın benden sen dur boş demiş Allah Bu tam sana göre iş demiş Allah Sanki yürü de değil koş demiş Allah İkbale döşenmiş rayın var gibi Her zaman işlerin olmuyor kıyak Yemek istemezsen fırçayla dayak Al önüne şöyle haritaya bak Sanki yakınlarda tayin var gibi Ne olur hayatta doğru de bir kez İster Avşar olsun isterse Çerkez Kananlar çevrende sen ise merkez Alemi uyutan büyün var gibi Davranırsın sanki sen alemin beyi Bir tek senin kafan alır her şeyi Hava atma boşa gördüm karneyi On tane zayıf bir iyi’n var gibi Kiralar tarlayı vermen icarı Kediye yüklersin ettiğin karı Gören sanır seni köle tüccarı Satılık bayanın, bayın var gibi Bulmuşsun boş beleş ağaç var diye Kesip de ormanı satan kar diye Sen depoda odun,evin ardiye Kereste gürgen, çam, kayın var gibi Kendin dev, herkesi cüce görürsün Küçük dağlar senin gibi yürürsün Peşine herifi takmış sürürsün Def çalıp oynayan ayın var gibi Kervanın devesi, boduğu* sensin Bilmezler alemin hödüğü sensin Memleketin meşhur düdüğü sensin Çalarsın kavalın, neyin var gibi Bu millet elinden çeker cefayı Şölenler, düğünler süren sefayı Naralar atarsın bulmuş kafayı Bir elde kadehin meyin var gibi Ne İsa’ya dostsun ne de Musa’ya Bekletin evrakı yığmış masaya Aldığın rüşveti atıp kasaya Atarsın imzayı föyün* var gibi Sen bir cıbır oğlan, hanımın süslü Yengenin yanında uslusun uslu Korkudan titriyon gözlerin puslu Evde valide-i kayın var gibi Toplanır şairler, şiir yazanlar Her ayağa atlar kimi sazanlar Fasl-ı muhabbete gelir ozanlar Her pazar bir canlı yayın var gibi Küfre savaş açmış cengaver Tolga Düşecek ağına Nataşa, Olga Gönülsüz duruyor şu gavur Helga Bakışında biraz "Nein"* var gibi Kâr için süte sular katsan da Eşeği boyayıp kime satsan da Her gece istiareye yatsan da Tutmuyor hesaplar, zayi’n var gibi Aydin Yüksel neden çok erken yatan Adem Yazar sessiz nöbet mi tutan Kadir Orakçı sen şiir mi satan Gazete ve dergi bayin var gibi İnsan ki her zaman birbirini yer Yüz yalan söylerse bir kez doğru der Dostluk ihalede, teklifini ver İleri sürecek peyin* var gibi Canana değil bu manalı sözler Taşlayıp hicvedip gülerken bizler Bir hüzün çökmüş yaşarmış gözler Yapraklar üstünde çiyin var gibi Umutsuz vakasın olmazsın iflah Allah ıslah etsin bulasın felah Bir elinde mendil, belinde silah Halay başısın da,"tey"in var gibi Mülki (Aslan Avşarbey)- Kayseri (*boduk: Deve yavrusu) (föy: İmza kartonu) (*nein:Almanca "hayır" demek olup "nayın" diye okunur:) (*pey: Bedel teklifi) |