HOŞÇA KAL ÇOCUKLUĞUM
HOŞÇA KAL ÇOCUKLUĞUM
Hoşça kal! Kara lastik ayakkabım, Altı delik deşik müzelik çorabım… Her yıl büyüklerimin eskilerinden, Bedenime uydurulan giysiler… Hoşça kalın! Hoşça kalın! Bir gün olsun unutmadım ben sizi… Hoşça kal! Salçalı ekmek ete hasret yemek… İki üç kere ısırılan ucuz kara zeytin, Yirmi kardeşli bulgur aşı, Kuru soğanın akıttığı gözyaşı… Hoşça kalın! Hoşça kalın! Bir gün olsun unutmadım ben sizi… Hoşça kal! Gaz ocağı gaz lambası, Pilli radyo çardak sefası yıldız dansı, Kendi imalatım oyuncaklarım, En sevdiğim tel araba… Hoşça kalın! Hoşça kalın! Bir gün olsun unutmadım ben sizi… Hoşça kal! Karası solmuş önlük sarı yapraklı defter, İkinci üçüncü el kitap, Açtıkça kırılan kalem açmaz açacak, Annemin diktiği bez çanta… Hoşça kalın! Hoşça kalın! Bir gün olsun unutmadım ben sizi… Hoşça kal! Sığır tüyünden yaptığımız top, Yalınayak top koşturduğumuz çayır, Topaç çevirdiğimiz gülle oynadığımız, Belediye özürlü çamur deryası sokak… Hoşça kalın! Hoşça kalın! Bir gün olsun unutmadım ben sizi… Hoşça kal! On yaşında kahvede çırak, On birinde fırında işçi, On ikisinde kamyonla Adana’ya giden ırgat, On yedisine gelmeden karartılan hayat… Hoşça kalın! Hoşça kalın! Bir gün olsun unutmadım ben sizi… Hoşça kal! Kimliğime vurulan mühür basılan damga, Beni savuran rüzgâr sürükleyen dalga, Bedenim üzerinde tepinen manga… Darbeci siyasetçi kravatlı maganda… Hoşça kalın! Hoşça kalın! Bir gün olsun unutmadım ben sizi… Hoşça kal! Gönlümün sultanı Kâhta’m, Karakuş Cendere Nemrut ve Tanrılar… Mezarlık mezarlarda yatan canlar… Başımın tacı güzel insanlar… Hoşça kalın! Hoşça kalın! Bir gün olsun unutmadım ben sizi… GEL GÖR KAHTAYI DOSYASI |