ESKİŞEHİR SABAHLARIPorsuk çayı kenarında, dudağımda senin adın Bu gün yine bir şiirle, ben güzelim ettim yâdın Unutmadım, unutulmaz, yeşil gözlü güzel kadın ……Kolay ise şimdi dinle, keman ile segahları ……Yürekte bir ince sızı, Eskişehir sabahları Güvercinler savruluyor, Eski şehrin üzerinden Korusun yâr Mevlâ’m seni, kem gözlerin nazarından Her köşede ayrı bir iz, şairinden, yazarından ……Öğrendin mi şimdi gülüm, günahları, mübahları ……Bırakmıyor beni mazi, Eskişehir sabahları Sen aklıma geldiğinde, yükseliyor bu ataş, hâr Özleminle kavrulurken, başa nasıl yağmasın kar Niye bilmem bu şehirde, beni çeken bir şeyler var ……Ben ki gönül kırmadım hiç, tutmasın yârin ahları ……Cezb ediyor beni gizi, Eskişehir sabahları Gelip geçerken yanımdan, aceleci yüzler, binler Deli gönül abdal olmuş, adın geçen ezgi dinler Mızraplar değdikçe tele, bilsen o tel nasıl inler ……Bu sevdalar yemedi mi, nice paşa ve şahları ……Başka olur kahve hâz’ı, Eskişehir sabahları Dinlemiyor deli gönül, geçmiyor ki ona sözüm Hüzünlenir yanık çalar, sevda üzre dertli sazım Ufukları tarıyorken, şu uykusuz mahmur gözüm ……Yâr’e çıkmaz bilmem niye, yolumun güzergahları ……Sevenlerin bitmez nazı, Eskişehir sabahları N’olur gülüm bir gün olsun, kollarınla sıkıca sar Görmeyince seni gözüm, uzadıkça yollar uzar Üzerinde dumanıyla, çok lezzetli çorbası var ……Gıpta ile baktım her dem, taktir ettim agahları ……Çok eylesin Mevlâ’m azı, Eskişehir sabahları Sanki Zümrüt-ü anka’nın, küllerinden tekrar doğduk Bereketli bulutlardan, sevgi olup yere yağdık Takdir eden şüphesiz Hâk, ayrılığa boyun eğdik ……Böyle aşık Lüzumsuz’un, duyuluyordur vahları ……Levh-i kalem yazdı yazı, Eskişehir sabahları 08.10.2006-Eskişehir Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ |
Bereketli bulutlardan, sevgi olup yere yağdık
Takdir eden şüphesiz Hâk, ayrılığa boyun eğdik
……Böyle aşık Lüzumsuz’un, duyuluyordur vahları
……Levh-i kalem yazdı yazı, Eskişehir sabahları
Gönül kaleminize sağlık hocam sevgiler saygılar