Ey İstanbul...145Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Bu şiiri yazmam 3 günümü aldı ama değdi diye düşünüyorum.Tabiki taktir sizin
Bırakıp da gitmeye edemeyiz teşebbüs
Sımsıkı kenetliyor bu bağın Ey İstanbul Hınca hınç insanlarla dolu metro, otobüs Mahşer kalabalığı, durağın Ey İstanbul Ağustosta yakarsın Çamlıca da çay demli Dünyanın gözü sende kıymetlisin önemli Öylesine büyüksün öylesine görkemli Görünmez senin ucun, bucağın Ey İstanbul Ekmeğinin peşinde koştun ona güvencin Arı gibi çalışır ihtiyarın ve gencin Hiç bir işi olmasa aç kalmıyor dilencin Altındır senin taşın, toprağın Ey İstanbul Kara gümrüğün çoktur yiğidi ve efesi Üsküdar, Kadıköy’de oturmaktır hevesi En yüksek yerleridir Aydos kale tepesi Yedi tepe üstünde, var dağın Ey İstanbul İnsan kalabalığı inan ömür törpüsü Marmara Karadeniz onun bitki örtüsü İki kıtayı bağlar tüneli ve köprüsü Avrupa ve Asya da, kucağın Ey İstanbul Farklı diller ve dinler hepsi de bir arada Irk, cinsiyet ayrımı hiç olmuyor burada Yak mangalı piknikte veya büyük adada Muhteşemdir yakının, uzağın ey İstanbul Yüzyıllar ötesinden gelen tarihin vardır Kimine olur gurbet kimine o bir yârdır Seni ziyaret etmek gören gözlere kârdır Her zaman bir numara, her çağın ey İstanbul Tarih:07.09.2016 Düzenleme:01.05.2018_____________________ |