GÜLEYCANMeğer ölüm buymuş yoktur ötesi Ağlattın arada güldür Güleycan Karanlık düşüme ışık tütesi Cemalin bahara güldür Güleycan Paylaşmaya derdim arayıp durdum Şarktan ta mağribe adresler sordum Meğer nafileymiş kendimi yordum Aşk sığınılacak haldır Güleycan Tükendi mecalim bir çıkmazdayım Güneş ay bulutta sert ayazdayım Aşk patinajında buz beyazdayım Sevgin tutulacak daldır Güleycan Gurbet diyarında yokken tek dostum Perçinlidir dilim lal olup sustum İstemim o ki kaderine hastım Muhabbettin cana baldır Güleycan İnsafsız âlem yaşattı sıratı Döktüğüm yaşlar besledi Fıra’tı Magmalar yutarken seni arattı Hayalin ummanda saldır Güleycan Garibim dünyaya gelişim farklı Bulunduğum düzen ejderha çarklı Güçlüye bal fakire zehir arklı Yüz üstü süründüm kaldır Güleycan Zindandır bu dünyam bırak ahreti Kuş kadar beynimi devler titretti Rahman görmedim zeban diretti Gelip beni benden aldır Güleycan Çalındı emeğim sistem sömürü Artı değer yedi vicdan kömürü Alın teri döküp bitirdim ömrü Ekmeğini benle böldür Güleycan Öyle bir sevda ki hepten bakire Tertemiz kalpte hediye fakire Kanaatkâr ruhum vardı şüküre Dilim şehadette öldür Güleycan M.Sıddık SOLMAZ |