Orkestra
İçimdeki etna patlamasının senfonisini seslendirmek ,
Ardı ardına batan çamurların kabarcıklarını Kızıla çalan gökyüzü renginde Dede korkut masallarını aratmaz hikayesiyle Karşımda duran çınar ağacı gönlünde Sen çaldın darbeli vuruşlarla davula ve zile.. Kıvrak hareketlerle doğayı takip et, At kalçanı sağa sola kısrak misali Koşarcasına özgürce Çengilerden çalınma avrat … Diyeceğim elbet cümle alem duysun Ben sana aşık sana öfkeli Ben sana deliler gibi deli Kayalıklardan kartal inişi Semada süzülenlerden de çılgın Kollarım zincirde, ayakların pranga yarası Düşlerimde tutsak, Koy gitsin karanlıklara Sevdam dağlardan ırak… Gözlerimin divarek tablosusun sen Kaşım eksik, bakışım yarım sanma Sipersiz seyrederim dünyayı Perde konmasın önüme. De get. Ne yana baksam Takiptesin Kaçırma gözlerini devam etsin şifren Çözmeye çabalarım sen uykumda yokken… Belki bir an dönüpte yüzünü Kıskanırsın Coşkun akan ırmaklar Çağlasın sinir harbimi Dere boyların kemerli köprü Uzanalım seninle Senn nehrine doğru Nisan kuşlarının ıslıklarını dinleyelim. Zengin orkestralar eşliğinde… Hadi gııııız . Vahşi doğadan kopta gel, Senfoniye katıl benimle Etnadan ayrılan volkanlar gibi sende özgürce Bırak Çalsın davul zurna Halaylar kurulsun, Şenlikler başlasın Mavi kızıla dönsün, tumbalar ritm tutsun Tez ahaliye haber verilsin Duyduk duymadık kalmasın Sevdalarımız dile geldi, Aşkın rengi kırmızı Dili bülbüle verdi Dil söyledi gönül ağladı Bağrım …yara bedenimi sardı Dört mevsim , yedi kıtada Panayırlar kuruldu. Yanmadı. Yanmayacak serseri mayın Tamda altımız da mıydı Haydi sende uzat elini Kazanlarda kaynasın darı Çilli horozlar pilav şöleninde Sevdamız yenilmedi dağlara bilesin Dağlar dize gelsin. Saklasın Maralımı, Maraaaaal. Sesimi geri verin bana Borazanlar üfleyecem , karışmayın sevdama Borazanlar üfleyecem DÜNYANIN ÇARKINA…. Yazan: Murat Ömer İlhan |