DUA
Rahman ve Rahîm olan Allah’ın adıyla
Ey günahkârların rahmetinden imdat diledikleri, ey zorda kalanların ihsanına sığındıkları, ey hatalıların korkusundan feryat ettikleri, ey yalnızlık çeken gariplerin can dostu, ey sıkıntı içindeki kederlilerin kurtuluş mercii, ey yardımsız terk edilmiş kimsesizlerin medetkârı, ey kapılardan kovulmuş muhtaçların yardımcısı olan Allahım! Rahmeti ve ilmiyle her şeyi kuşatan Sensin. Nimetinden her varlığa pay ayıran Sensin. Affı cezasından daha yüksek olan Sensin. Rahmeti gazabının önünde giden Sensin. İhsanı esirgemesinden daha çok olan Sensin. Bütün yaratılmışları engin ilim ve rahmetiyle kuşatan Sensin. Lütufta bulunduklarına ceza vermek istemeyen Sensin. Kendisine karşı gelenlere ceza vermede aşırı gitmeyen Sensin! Ben ise ya Rabbî, kendisini duaya çağırıp da, çağrına, “Başım gözüm üstüne!” deyip icabet eden aciz bir kulunum… İşte ben kendimi huzuruna atmış bulunmaktayım. Günahların belini büktüğü bir kimseyim. Hatalarla ömrünü boşa tüketmiş, Sana karşı hiç kendisine yakışmazken cahilliğinden dolayı emirlerine karşı gelmiş bir günahkârım. Ya Rabbî, dua eden kuluna merhamet eder misin ki, Sana yalvarıp yakarayım? Gözyaşları içerisinde kapına geleni affeder misin ki, gözyaşlarımı sel edeyim? Zillet içerisinde yerlere yüz süreni bağışlar mısın? Sana bel bağlayarak yoksulluğunu dile getirenin ihtiyacını karşılar mısın? Ya Rabbî, Senden başka ihsan edecek kimsesi bulunmayanı eli boş çevirme. Senden başka ihtiyacı giderecek kimsesi olmayanı yardımsız bırakma. Ya Rabbî, Hazreti Muhammed ve Âline salât eyle. Ben Sana yönelmişken yüzünü benden çevirme. Sana isteğimi arz etmişken beni mahrum bırakma. Huzuruna el pençe divan durmaya gelmişken beni ret ile karşılama. Zatını rahmetle niteleyen Sensin Hazreti Muhammed ve Âline salât eyle, bana da merhamet buyur. Zâtına affedici ismini veren Sensin, beni de affet. Korkundan gözyaşlarımın akışını, azametinden kalbimin ürperişini, heybetinden el ve ayaklarımın titreyişini şüphesiz görüyorsun. Tüm bunlar, kötü amellerimden dolayı Senden haya ettiğim içindir. Sana yalvarmaktan bu yüzden sesim kısılmış, el açıp dua etmekten dilim tutulmuştur. Ya Rabbi, Sana hamdolsun. Nice ayıplarım var ki, Sen üzerini örtmüş, beni rezil rüsva etmemişsin. Nice günahlarım var ki, üstünü kapatmış, beni teşhir etmemişsin. Nice çirkinliklerim var ki, Sen çok iyi bildiğin halde üzerinden perdeyi yırtmamış, ayıbını bir tasma gibi boynuma geçirmemiş, kusurlarımı yakalamak için fırsat kollayanlara ve üzerimdeki nimetlerini kıskananlara karşı beni rezil etmemişsin. Sonra tüm bu lütufların bile, yine Senin bildiğin başka kötülüklerin peşinde koşmama engel olamamıştır. Doğru yoluna karşı benden daha cahil kim olabilir ki? Şansını kullanmakta benden daha gafili var mı ki? Nefsini ıslah etmekten benden daha uzak kimse bulunabilir mi ki? Ben ki, bolca lutfettiğin nimetlerini, beni sakındırdığın işlerde kullanmaktayım. Haksızlığa benden daha çok dalmış, kötülüğe cüretkâr kim var ki? Ben ki, Senin davetin ile, kendisini çok iyi tanıdığım, hilelerine defalarca tanık olduğum şeytanın vesvesesi arasında kaldığımda, Senin davetinin Cennete onunkinin Cehenneme olduğunu bile bile onun çağrısına uyuyorum. Seni her türlü kusurdan tenzih ederim. Nefsim hakkında tanıklık ettiğim ve sayıp döktüğüm bu çirkin gizli işlerim ne kadar hayrete değerse, bana karşı bunca hilmin ve cezalandırmada acele etmeyişin de o kadar hayranlık uyandırıcıdır. Şüphesiz bu, benim senin yanındaki değerimden dolayı değildir. Aksine engin hilmin ve bana olan lütuf ve kereminden ileri gelmektedir. Böylece, gazabını celbedici günahlardan el çekmeme, benliğimi yıpratan kötülüklerden vazgeçmeme fırsat tanıyorsun. Çünkü, kulunu affetmeyi, onu cezalandırmaktan daha çok seviyorsun. Ya Rabbi, ben Sana tüm ayıplarımı tek tek sayamayacak ve günahlarımı anamayacak kadar günahkârım. Hayatımda çirkin izler bırakmış, kötü fiiller işlemiş, batıl işlere cüretkârlık göstermiş, tâatinde gevşek davranmış, tehditlerini dikkate almamış biriyim. Tüm bu acı itiraflarımla, günahkârların durumunu yeniden yoluna koyan şefkatini celbetmek istiyor, suçluların boynundaki boyunduruğu çözen rahmetini umuyorum. Allahım, işte boynum, günahlar birer tasma gibi sarmış, Hazreti Muhammed ve Âline salât eyle ve boynumdaki günah boyunduruğunu affınla çöz. İşte sırtım; günah yükü altında kırılmak üzere, Hazreti Muhammed ve âline salât eyle ve lütfunla yükümü hafiflet! Ya Rabbi, huzurunda göz kirpiklerim dökülünceye kadar ağlasam, sesim kesilinceye kadar feryat etsem, ayaklarım şişinceye kadar kıyamda, belim kırılıncaya kadar rükûda dursam, gözbebeklerimi kaybedinceye kadar secdeye kapansam, ömrümün sonuna kadar bu halde toprak yesem, hayatım boyunca gözyaşımı içsem, dilim kuruyuncaya dek hep Seni ansam ve Sana karşı utancımdan dolayı başımı kaldırıp yukarıya bakamasam, günahlarımdan sadece bir tanesinin bile silinmesini hak edemem. Bağışlamana layık bulup bağışlıyor, affına layık görüp affediyorsan, bu kesinlikle benim bunu gerekli hale getirdiğimden değildir ve bir zorunluluk olarak buna hak kazanmış değilim. Çünkü Sana daha ilk karşı gelişimde cezam Cehennemdir. Dolayısıyla bana azap edecek olsan zulmetmiş olmazsın. Ya Rabbi, Settar isminle hatalarımı örtüp beni rezil ve rüsva etmediğin; kereminle muamele edip, beni hemen cezalandırmadığın; ihsanınla bana karşı halim davranıp üzerimdeki nimetini değiştirmediğin ve iyiliğini acıya çevirmediğin gibi, bu uzun uzun yalvarışıma, şiddetli çaresizliğime ve zavallı halime de merhamet et! Allahım, Hazreti Muhammed ve Âline salât eyle, beni de günahlardan muhafaza eyle, tâatinde çalıştır, yoluna güzel bir dönüş nasip et, tövbeyle tertemiz yap, himayenle destekle, afiyetle hayatımı yoluna koy, bana bağışlanma lezzeti tattır, affının özgürlüğe kavuşturduklarından, rahmetinin azat ettiklerinden eyle. Benim için gazabından beraat yaz. Tüm bunları ahirete göçmeden ve henüz dünyada iken bileceğim yolla bir bana müjdele, bunu lutfettiğine dair bir alamet göster. Şüphesiz bu, Senin keremine ağır, kudretine zor gelmez. Hilmini zorlamaz. Bunca delil ve işaretleri bulunan bol ihsanların arasında çok yer tutmaz. Sen ki, dilediğini yapansın, istediğine hükmedensin. Senin her şeye gücün yeter. Allah, Hazreti Muhammed ve Âline da salât eylesin. Amin DUALARDA BULUŞALIM Binlerce kişiyle Dua Çemberi’nde Buluşuyoruz. 1+1’in 2 etmediğini 11 kuvvetinde olduğunu, yanına 1 daha koyduğumuzda 111 kuvvetinde olacağımızı, değil üç kişi, dünyanın her tarafından birbirinin tanımayan binlerce kişi, sanki saf tutarak, yan yana, aynı duaya amin diyoruz. Kalplerimizde manevi bir kuvvetle sinerji oluşturuyoruz. İçimizdeki ağzı dualıların hürmetine dualarımızın kabul edilmesi için, peygamberimize de salavatlar getirerek, el açıp yalvarıyoruz. Sizleri de Dua Çemberimiz’e Bekleriz… Dostlarınızı da çağırmayı unutmayın. |