ŞEHİTLER ÖLMEZ, EVLATLAR ÖLÜR
Kokuların en güzeli evlat kokusu,
Nasıl yanar ciğer, gidiverince. O kutlu göğsüne kalleş kurşunu, Sırtından habersiz değiverince... Ah ki… dağlarında aziz vatanın, Keklik değil, sırtlan sekiyormuş Yollar gidenin, pusu atanın, Haberciler uykuda geziyormuş. Seslerin en hoşu onun sedası Bir sızlar ki yürek, susuverince. Gönül köşkünün o yavru kuşu Namert mayınıyla uçuverince... Oysa arslanların yollarına, Al beyaz güller dökülmeli. Kıymet bilmez çalının dallarına, Bıçak vurup kökleri sökülmeli. Evlat acısıymış en zoru dostlar Duyan değil, yaşayan bilirmiş. Külsüz mangalın soğuk bacası, Selamını hep ön saftan verirmis. Şehitler ölmez amma evlatlar ölür Kara haber annelere hep düşte gelir. Bir hayat tam ortasından bölünür, Resmini duvarlara asıverince… Eylül, 2015 - Aydın |
Kalemin daim olsun
__________________________Selamlar