GAR GIŞ GIYAMET
GAR GIŞ GIYAMET
Balkanlardan girdi, geliyor yine Anamız ağladı, donduk bu sene Hal hatır sorma, nasılsın deme Ne diyeyim gardaş; gar, gış, gıyamet. Bacalardan sarkıyor sivri buzlar Evde esir kaldı oğlanlar, kızlar Bahçemize girdi yaban domuzlar Ne diyeyim gardaş; gar, gış, gıyamet. Muhtarın gelini önümden geçti Ayağı kayınca pat diye düştü Mahçup oldu kadın, kafası şişti Ne diyeyim gardaş; gar, gış, gıyamet. Sabah kalktım, gidecektim işime Çatıdan buz düşecekti başıma Güçlükle gidiyor toplu taşıma Ne diyeyim gardaş; gar, gış, gıyamet. İSMAİL MALATYA |