GÖNÜLDEN DÜŞEN
Biraz düşündüm öylesine geçmişi.
Bir rüzgar misali geçen koca bir ömrü. Çocukluk hayallerimin ufukta kayboluşları Sevinçlerimizin bağazımızda düğümlenişi ilk aşkımızın, ilk serzenişleri kırıklarımızı Üzüntülerimizi ilk gömdüğümüz derinler Çaresizce ergenliğin son acıları aşktanmı Hayatın her evresindeki aşk acılarımızmı Kahpe felek şarkılarının ilk dinlenişi acıyla Gençliğin olgun yangınları cehennem gibi Ne çok acı varmış..! Gönülden düşen hep bin parçamı...! Ya gençliğimin ilk aşkı gözlerin dalgınlığı Şarkılarla türkülerle avutulmuş ilk rakısı.. Meyhanelerde aşk acılarıyla dolan masa Gençliğimi yakışın hep aklımda ihanetin Yokoluşum gözlerinin deryasında ölüşüm Sonra enkazın yanık küllerinden bir şair. Nasıl anlatsaydım gençliğimi öldürüşünü Lal dilimdeki isyanları nasıl haykırsaydım Cayır cayır yanan koca ömrün kısalışını.. Saçlarımdaki akların nedenler niçinlerini Ne çok acı varmış..! Gönülden düşen hep bin parçamı...! Anlatamadıklarımızın gönlümüzdeki acısı Yaşanmış bütün sevda hikayelerindeydi Her hatayı dinleten ders mekanı sanki.. Bütün aşk masallarının kaynağı meydemi Sarhoş kelamlarında mırıldanmalardamı Hep dinlemekte olmuyor doluyor zamanla Anlatma ihtiyaçları kaleme vurduğu anmı Soramadığım sevdalı hayallerin akışlarımı Her yanında onun kokusunu hissetmekmi Yürekten akan kelamlar şiirleştiğimiydi Ne çok acı varmış..! Gönülden düşen hep bin parçamı...! Gönülden düşen her parça ateştenmiş. Her türkü bir sevdanın masalıymış.. Kafkasyalı |