Sabır Taşım Deyip de!
Masmaviydi gökyüzü gözlerinin renginde
Üşüyorduk sahilde gün batarken enginde Seninle son pazardı ayrılığın gününde ...Kumsalara yazdığım ismine bakıyordum ...Ağlıyorken gözlerim canımı yakıyordun ... El ele dolaşırken gülmeyen gözlerinde Kalbiminin çığlığında o solan yüzlerinde Sırlı bir mâna vardı her kelime sözlerinde ...Öldürmeden kazdığın mezarıma tıkıyordun ...Ağlıyorken gözlerim öylece susuyordun... Sanki ayrılık vakti gelen veda an’ıydı Yaşanmamış o günler birinin yalanıydı İçimi saran duygu geride kalanıydı ....Düşündükçe aklıma hep seni katıyordum ...Ağlıyorken gözlerim kaşını çatıyordun ... Bir resmin kalmış bende sararıp solmuş yüzü Halâ yalan söylüyor bakarken iki gözü Lâl olmuş sanki dili tükenmiş yalan sözü ...Söyle geçip uzakdan ah! çekip bakıyordum ...Ağlıyorken gözlerim gülücük saçıyordun... Hani güller toplardık dalından bülbül uçmuş Falımıza bakarken papatyam koku saçmış O akasya ağaçı mor salkım çiçek açmış ...Uzanıp dallarına bir tutam alıyordum ...Takarken saçlarına hep seni soluyordum. Yağıyorken yağmurlar şimşeklerden korkardın Titriyorken ellerin yüreğimden akardın O sisli gözlerinle öyle güzel bakardın ...Ağlarken sessiz sessiz yaşarken ölüyordum ...O iç çekişin var ya! içime doluyordun... Mazide kaldı her şey yaşananlar rüyamış Kalbinde değil adım yazdığın yer suyamış Kalp değilmiş o kalbin yosun tutmuş kayamış ...Düşüpde kayıyorken hep sana geliyordum ...Sabır taşım deyipde yaşımla suluyordum... Erdinç SERT |
Gecenin koynunda ben sessizce ağlıyordum
Senin kaşın gözünü öylece süzüyordum
Bakarken gözlerine beni hep vuruyordun
Ölürken bile sana eywallah ediyordum
Gönlünüze sağlık üstad