Kısa bir aşk romanı: Kırık Kalpler Durağı.. Yağmurlu bir İstanbul akşamında, Elif, her zamanki gibi otobüs durağında bekliyordu. Kalbi, yeni biten ilişkisinin acısıyla burkuluyordu. Tam o sırada, yanına uzun boylu, sıcakkanlı bir adam yaklaştı. Adı Can'dı. İkisi de aynı otobüsü bekliyordu ve sohbet etmeye başladılar. Can, Elif'in aksine, hayata hep olumlu bakıyordu. Onun yanında, Elif kendini güvende ve mutlu hissediyordu. Otobüs gelene kadar geçen kısa sürede, sanki yıllardır tanışıyorlarmış gibi derin bir bağ kurmuşlardı. Otobüste yan yana oturdular ve sohbetlerine devam ettiler. Elif, Can'a kalbinin kırık olduğunu anlattı. Can, onu dikkatle dinledi ve "Bazen, kırık kalpler en güzel aşkları doğurur" dedi. Elif, Can'ın sözlerinden etkilenmişti. İlk defa, birinin onu bu kadar iyi anladığını hissediyordu. Otobüs durağına geldiklerinde, vedalaşmak istemediler. Can, Elif'i eve bırakmayı teklif etti ve Elif kabul etti. Eve vardıklarında, kapının önünde uzun uzun sohbet ettiler. İkisi de birbirlerinden etkilenmişti. Vedalaşma vakti geldiğinde, Can, Elif'in yanağına hafif bir öpücük kondurdu ve "Tekrar görüşelim mi?" diye sordu. Elif, gülümseyerek "Elbette" dedi. O geceden sonra, Elif ve Can sık sık görüşmeye başladılar. Her geçen gün, birbirlerine daha da aşık oluyorlardı. Elif, Can'ın yanında kendini yeniden doğmuş gibi hissediyordu. Can ise, Elif'in kırık kalbini onarmak için elinden geleni yapıyordu. Bir gün, Can, Elif'i en sevdikleri parka götürdü. Gökyüzü masmavi, güneş pırıl pırıldı. Can, Elif'in gözlerinin içine bakarak, "Benimle evlenir misin?" diye sordu. Elif'in gözleri doldu. "Evet!" diye fısıldadı. İkisi de birbirlerine sıkıca sarıldılar. Elif ve Can, kısa bir süre sonra evlendiler. Mutlu bir yuva kurdular ve birbirlerine sonsuza kadar aşık oldular. Kırık kalpler durağında başlayan aşkları, ömür boyu sürecekti.. Hasan Belek. Kısa romanı yazan. 19 mart 2025 Akçay