Gönlünün arzusuna göre iş yapma ki, sırtına pişmanlık yükü yüklenmeyesin. ferideddin attar
KUR'AN'DAKİ İSLAM Hüseyin TURHAL
Bu eseri yazmaya iten temel motivasyon, İslam ümmetinin yaşadığı derin anlam krizi ve kaynaktan kopuş gerçeğidir. Son birkaç yüzyıldır, Batı'nın ilerlemesi karşısında kendi medeniyet değerlerini sorgu...
20. Bölüm

15. Bölüm: Cennet ve Cehennem: Motivasyon ve Nihai Hesaplaşma

9 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum

15.1. Ahiret İnancının Merkezî Rolü
Kur'an'daki İslam, sadece dünyevi bir hayat sistemi değil, Ahiret Günü inancını (Yevmu'd-Dîn) merkeze alan bütüncül bir dünya görüşüdür. Ahiret, Tevhid ve Nübüvvet'ten sonra gelen üçüncü temel inanç ilkesidir. Ahiret inancının varlığı, insan eylemlerine mutlak bir anlam, nihai bir adalet ve evrensel bir sorumluluk yükler. Eğer hesap günü olmasaydı, zulmün ve haksızlığın karşılıksız kaldığı düşünülebilirdi.
15.2. Cennet ve Cehennem Tasvirlerinin Amacı (Makasıd)
Kur'an'da Cennet (Naim) ve Cehennem (Cahîm) tasvirleri, okuyucuyu korkutmaktan çok, ahlaki eyleme ve doğru seçime motive etmeyi amaçlar.
Cennet: Tasvirler, huzur (sekine), tatmin, adalet, barış ve sonsuz bilgi/güzellik gibi insanın fıtratındaki en derin arzulara hitap eder. Cennet, sadece maddi zevkler değil, Allah'ın rızasına (Rıdvan) ulaşma olarak da tanımlanır. Bu, kulun ulaşabileceği en yüksek manevi mertebedir.
Cehennem: Tasvirler, ayrılık, pişmanlık, yalnızlık, hüsran ve yakıcı azap gibi insanın en büyük korkularına değinir. Cehennem, Allah'ın merhametinin olmadığı bir yer değil, insanın kendi kötü seçimlerinin ve adaletsizliklerinin doğal, kaçınılmaz sonucudur.
Turhal'ın Görüşü: Cennet ve Cehennem'in fiziksel detayları (Müteşabih), bu dünyada tam olarak kavrayamayacağımız gaybî gerçeklerdir. Önemli olan, bu tasvirlerin ardındaki ahlaki mesajdır: İyilik ve kötülük eşittir; her eylem nihai bir sonuca götürür.
15.3. Ebediyet ve Adalet: Amellerin Karşılığı
Ahiretteki hesap (Mîzân), adil ve şaşmazdır. Kur'an, ebediyet kavramını, dünya hayatındaki eylemlerin niceliğinden çok, niteliği ve niyeti (ihlâsı) ile ilişkilendirir.
Zilzâl, 99:7-8: "Kim zerre ağırlığınca bir hayır işlerse onu görür. Kim de zerre ağırlığınca bir şer işlerse onu görür."
Bu ayet, eylemlerin büyüklüğünden bağımsız olarak kesin bir hesap verileceğini gösterir. Ahiret Günü, sadece bireyin Allah ile ilişkisinin değil, aynı zamanda kul haklarının (zulmün) da nihai olarak çözüme kavuştuğu yerdir. Dünyada adaleti sağlayamayanların (zalimlerin) karşılığını kesinlikle alacağı garantisi, Müslüman toplumu adalet (Kıst) yolunda tutan en güçlü motivasyondur.
15.4. Tövbe ve Ümit Kapısı
Kur'an'daki Ahiret inancı, korkutucu olduğu kadar ümit vericidir. İnsana, yaşadığı süre boyunca tövbe (Geri Dönüş) ve istiğfar (Af Dileme) kapısının her zaman açık olduğu bildirilir. Allah'ın Rahmet sıfatı, O'nun Gazab sıfatını geçer. Bu denge, Müslümanın ne sorumsuz bir emniyete (iman ettim, nasılsa cennete girerim rahatlığı) ne de umutsuz bir ye'se (asla affedilmem) düşmesini engeller.
Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL