Hadis-i Şerif: "Üzüntüye uğrayan beni hatırlasın." — Hz. Muhammed (S.A.V.)
Ya Rasûlallah, ya Habîballah, ya Nebiyyallah... Seni düşünüyorum şu an.
Hayatında yaşadığın acıları, hüzünleri, kederleri... Kimlerden, nelerden ayrı kaldığını... Onca üzüntüye nasıl katlandığını...
Daha doğmadan, baba sevgisinin ne olduğunu bilmeden, Baban Abdullah’tan yetim doğdun... Daha dünyaya gelmeden imtihanların seni bekliyordu:
Yetimlik...
Güzeller güzeli sen doğdun, âlem şeref buldu. Rabbinin Habibi’ni gözler, gönüller doya doya izleme şansına erişti.
Daha bebektin... Bebekler annelerine muhtaçtır. Sen de annene muhtaçtın... Ama kader seni, dünyanın en şerefli annesi Âmine Hatun’dan ayırıyordu.
Annesizlik...
Şu imtihan dünyasında, daha minicik ellerin anne ve baba şefkatine muhtaçken, Sen onlardan ayrılmıştın. Âmine Hatun, sen altı yaşındayken bu dünyaya veda etti.
Yetimliğinin yanına şimdi öksüzlüğün de eklenmişti... Hem yetim hem öksüzdün artık.
Çocuklar “Anne!” diye ağladığında, Sen boynunu büküp sustun mu Efendim?..
Deden Abdülmuttalib seni bir başka seviyordu. Dedesinin göz bebeği Muhammed… Torunların incisi, Muhammed Mustafa (S.A.V.)...
Ama kaderinde sekiz yaşında, Sevgili dedenden de ayrılmak vardı. Anlaşılan o ki Yüceler Yücesi, Seni kimselerle paylaşmak istemiyordu.
Amcan Ebû Tâlib seni himayesi altına aldı. Ama çok geçmeden onu da aldı elinden kader...
Melekler peşinde pervane... İnsanlar sözlerine âmâde... Gözler, gönüller hep sana hayran...
Yetim, öksüz Muhammed... Amcadan, dededen mahrum kalan Muhammed (S.A.V.)...
Sonra gençlik yılların ve hayatına giren, Dünyanın en değerli kadınlarından biri: Hz. Hatîce (R.A.)...
Mutlu, saadet dolu, aşk kokan bir yuvaydı seninki. Sonra yedi evladın oldu... Ama her biri gözlerinin önünde birer birer vefat etti. Evlat acısı, dünyadaki en büyük acılardan biriydi... Sen hepsini yaşadın, Efendim...
Geriye bir tek Fatımatüz Zehra kaldı. Ama o da, en fazla altı ay dayanabildi senin yokluğuna...
Peki ya bizler nasıl dayanacağız sensizliğe, Ya Rasûlallah?..
Biz, âhir zaman ümmetleri, Seni hiç görmeden sevdik, Efendim...
Bugün, sen doğdun diye toplandık burada, gül yüzlü Efendimiz. Bütün gönüllerde sevgin nakşedilmiş... Bugün seninle doluyuz, seni anıyoruz, sevginle yüceliyoruz.
Biz günahkâr ümmetlerinin sevgisini kabul buyurur musun, Efendim?..
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.