-ve yine gece ile baþbaþa kalýnca ben...
Bütün iþi gücü býrakýp
sahiline oturuyorum yüreðimin
Babamdan kalan anýlarýn
geçip üzerinden
bir kaç fotoðraf karesini yýrtýp atýyorum zihnimden.
Ve ruhunu kaybeden sayýsýz söylemi
ateþe atýyorum yeniden.
Usulca kývrýlýyorum kumsalýna yüreðimin.
Babamdan kalan bir kaç hýrpalanmýþlýðýn
tutup yakasýný
silkeliyorum üzerimden
Dökülenlerle sarsýlýyorum
o tenhâda yeniden.
öyle ki
ne vakit sofraya otursam
en çok parmaklarým doyardý!
Yürüyorum arka sokaklarýnda yüreðimin.
Babamdan kalan bir kaç
bakýþýn ezikliði avuçlarýmda
kýrýþtýrýp basýyorum üzerlerine
izler her yerde ayný!
hürriyetin sefâsýný süremeden
çakýlýyorum gri taþlar üzerine yeniden.
Korkularýyla yüzleþemeyen çocuk kadar düþük yüzüm.
Egzoz dumaný yutmuþ kaldýrýmlar gibi
öksürüyorum þimdi.
Yýkýk bir þehrin kokusundan uzakta
güneþin ’merhaba’ dediði vakitten biraz çalýp dolduruyorum ceplerime,
karanlýðýn duraðýnda beklerken
ilk gördüðüm baloncuya teslim ediyorum düþlerimi...
Paraþütsüz salsýn gökyüzüne,
yýlgýn bulutlara deðmeden çektirsin bayraðýný çocukluðumun.
Kurtarsýn kostümlü halinden bedenimi.
Saçlarýmýn dalgasýný bozsun rüzgâr,
kaþlarýmýn karasýný daðlasýn güneþ,
alnýmýn yazýsýný silip
yüzümün çizgilerine konsun kuþlar,
gözlerim taþýrsýn elemleri.
Ýnan ki baba
yaðmur hiç durmaksýzýn yaðar...
Bir serçenin kanadý kadar kýrýlgan,
bir kar tanesi kadar nâif,
bir gözyaþý kadar bahtsýz
düþtüðünde yok olan
yoklukta harcanan inci tanesi gibi deðersiz
öksüzlükten bahsediyorum.
Sahi baba bildiðim!
hissetmez mi gözlerin...
---------------------------
zєץиєp є¢є єяєи