Merhamet
az kullanýlmýþ ikinci el pabuç
bit pazarýnda tozlanmýþ
rengi solmuþ
sonbaharla küflenip leþ gibi kokacak
bakýlacak yerler gölgelerini alýp kaçmýþ
firavunlar kol geziyor dört bir yanda
Yunus’un kuyusu kurumuþ
serçeler susuyor
geride kalmanýn acýsý benzemiyor baþka hiç bir acýya
ölemeyen annelerin gözyaþlarý denizden de tuzlu
sahiller bir meleðin kokusuna bürünmüþ
yüzünü kuma gömmüþ düþler küskün
öldüm diye üzülme çocuk
güzel bir hayat beklemiyordu seni
inan bana
doðan bin piþman
güneþ açtý diye aydýnlanmýyor
kurum kusan dünya
hem yaþayýp da neyi özleyecektin
hangi dün gününden güzel olacaktý
bilmiyorsun
tedavülden kalktý çocukluk
bayramlar eski bir masal
sokakta oynayýp terlemek yasak
mevsimler bile asi ve hoyrat
tenekeye vuran yaðmurlarýn þarkýsý duyulmuyor
kavga edip küsmek de yok artýk
meydanlarý terk etmiþ yiðitler
savaþlar hep kalleþçe
kurþunlar renk körü
kara yerine aký vuruyor
öldüm diye üzülme çocuk
senden çok daha önce öldü insanlýk
ben merhameti en son
ekmek verdiðim köpeðin gözlerinde gördüm
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.