iþte uzadý geceye
geçmiþi siper ediyordu ya
ölüm var diyordu mesela hep
bir evin balkonu gibi uzanýp sokaða
geleni gideni karþýlýyordu
içinden mevsimler geçiyorken bir adamla kadýnýn
tutup sorguluyordu
aþk kere tekmil alýp gözlerinden
yol boyu sefalar diliyordu ömürlerine
inceldiði yerden kopan ipin
mukadderatýný biliyordu daha önceden
bir feraset bir feraset
görgülü bir Osmanlýydý adý
þeklen insanken
ve bir kalbin tasallutunda hükümlü adýmlarýný
hizayý bozmadan aklýnýn
yürütüyorken muradýný
hiçbir tenhalýðý yoktu
evi iþi
aþý eþi
dar gelirli maaþýyla
katmerli efesiydi hayatýnýn
gýcýrdasa da açýp girdiði bir kapýsý vardý
öfkesini koruduðu meclislerde
sözü eskilerin sözü gibi dinlenirdi
gözleri bir rakkaese gibi dönerken yuvasýnda
umutla seyredilirdi
ta ki damýndan düþtü
akla hayale gelmeyen bu efsanenin
çok duyduðu duyurduðu
lafta gelecide
dildal eylediði halin içine
kolay gele
aþýk olmuþtu
artýk bir hesabý yoktu hayatla
geceye uzanmýþtý yine
ama ölümü dinlemiyordu artýk
tüm balkonlarý içine almýþtý
kapýsýndan sadece tenhalýða geçiliyordu
ve gýcýrdamýyordu