Þþþþt ! sana diyorum…
Ýki düþ bozdurdum yok pahasýna, hadi alalým þu sevdayý…
Almayacak mýsýn?
Tamam, o zaman
Peki, git þimdilik
Arama gir seninle…
Gýyabýmý son sayfasýnda kurut anýlarýnýn
Tenler sussun,
Üç kere vurulmamýþ kapýlarda
Ama gel sonra,
Sök beni
Yeniden ör,
Kaþla göz arasýndan
Avucumun uzun çizgisi,
Renk seçsin ebemkuþaðýndan
Gel…
Taþsýn çýkmýþ fallar fincanýndan,
Öperek uyandýrýlmýþ sabahlar
Çýkagelsin düðüm dilime,
Þikayetkâr duygularýmýn uzun havalý þiirleri
Çýkagelsin bir zembil dolusu aþk
Dem vuralým elma çalýnan aðaçtan,
Sýrça köþklerde
Ak güvercin sevsin,
Lambayý söndüren rüzgâr
Hiç fena olmasýn
Acýtmadan kessin bileklerini sonra yalnýzlýklar
Göðe düþsün…
Sonra zil çalsýn etekler
Teneffüs etsin,
Orta yaþý geçkin adamlar
Çanta kenarýna sýðýnsýn,
Üç maymundan biri
Bir balýðý arý soksun
Tütsülensin kahve kokusu
Ellerini yüzüne kapasýn,
Resmi çekilen kadýnlar
Gülmekten kopsun zeytin dalýnda,
Hamaða uzanmýþ sessizlik
Dört kanatlý kuþlarý olsun,
Dört elle sarýlmýþ duygularýn
Kuþlokumu yesinler birlikte.
Bir noktayý küçültsün,
Ucu koparýlmýþ bulutlar
Bir virgülün kuyruðu uzasýn,
Uçurtma olsun.
Yeþil tutsun recmedilmiþ günahlar,
Lacivert suyun gölgesinde
Þýmarsýn nadasa býrakýlmýþ yemin dillerdeki
Sýyýrsýn maskesini,
Caný yanmýþ notalar
Baþlasýn o eski musiki…
Boy verdik suyu kesik denizlerde… Gene çok derindi
Suadiyetemmuz ikibinondört
Demir Mutlugil