Yeşil Nohut_
Yeþil nohutu sevmeyen yoktur herhalde.
Tozlu tozlu, kamyonet kasasýnda satýlan yemyeþil nohutlar.
Yýkarsan tadý kaçar, yýkamazsan anne kýzardý.
Tozuyla pisiyle yemeliydin onu.
Oyun oynarken mahallede yavaþ yavaþ ilerleyen kamyonette,
baðýrýrdý adam "nohutçu" diye son ’u’ harfini uzatarak.
Paramýz olmazdý cebimizde ve eve koþardýk elbette.
Biz gelene kadar giderdi nohutçu. Üzülürdük.
Giden her þeye üzüldüm ben hep zaten.
’Nohutçu’ örneði gibi en heyecanlý yerde gittiler.
Heves kursakta býrakýlarak...
Umut etmek, hayal kurmak, sevmek güzel þeyler vesselam.
Umut etmek deyince aklýma gelen;
Þair’in de dediði gibi "Ýdam sehpasýndaki hapþýran bir mahkuma
çok yaþa demek gibiydi bazý umutlarýmýz"
Hayal kurmaksa gerçeðin provasýdýr adeta;
Su kenarýnda yürüyen hayallerinize çelme takýp,
onu suya düþürenler olmuþtur hayatýnýzda.
Ya da boþlukta iken tutup ellerinizden sizi kalbinin içine çekenler.
Sevmek deyince aklýma tek bir þey geliyor;
Ankara’nýn batý kentine selam olsun..
Semih Uludoðan
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.