...sizi tanýdýðýmda
eylül yüklü bulutlar basmýþtý gözlerimi bayým
kýrmýzý yaðmýþtý
masal kuþunun kanatlarýna
aþk saklanmýþtý
Ýstanbul’un yaðmalanmýþ sokaklarýna
babam Selimiye’nin minarelerinde aðlýyordu
Haliç’e düþüyordu sesi
beyaz sana çok yakýþýyor dediðinde
al-lar gizlenmiþti
mor salkýmlý gecelere
barikatlar kurmuþtu kurþun askerler önümüze
ve vurulmuþtuk
þiir taþýyan göðsümüzden
gök bakýr
yer çamurdu
Fatih Ýstanbul’un kapýlarýna yeniden dayanmýþ
Kýzkulesi yedi tepeyi sýrtlanmýþ
zamanýn boðazýný kesiyordu
ve tarihini kara tahtalardan öðrenmeyen çocuklar
açlýk ve sefalet içindeydi
martýlar ekmek kavgasýnda
Ýstanbul kýþ uykusundaydý
sizi tanýdýðýmda...
önümüzde Ege
ardýmýzda Marmara
buluþmuþtuk
limon bahçelerinin avlusunda
ayný bedende
bir izde
þafak sayýyorduk
aðýz dolusu hüzünlerimizle
o vakit
sýratý geçmiþtik bayým biz
el ele…
vazgeç artýk bayým benden
omuzlarýma þiir asmaktan
saçlarýma yas tutmaktan
yüzüme bakýp bakýp
su içmekten
vazgeç artýk ikimizden
mahþer günü kavuþturur
elbet bizi
Adem ile Havva’yý yaradan…
ikimizi
çok sevmiþti aynalar bayým
küçük küçük þehirler çizmiþtik
küflü duvarlarýmýza
nakýþ nakýþ iþlemiþtik
aþký boþluklarýmýza
sýrrý dökülmüþ aynalardan
bir ben kaldý þimdi geriye
ikimize aþýk
ikimize alýþýk
cehennem burasý bayým
tamda burasý
ýslýk çalýyor bak Azrail ensemizde
cebimizdeki son meteliðe kadar
oynadýk rolümüzü
kapandý perde
ölüm hak
sevda helal bize
ahirette…
madem
aþký içtik mahzenlerden
ahkam kestik tümcelerde
ayyaþ naralar böldü yolumuzu
koþtuk yokuþu
Ýstiklalde kustuk
önümüze býrakýlan kaderin tamda ortasýna
madem el mahkum kaðýda
dil suskun
kurþuna dizelim o zaman harfleri
denizler türküsünü söylerken
vazgeç þimdi bizden bayým
ikimizden
vazgeç
lanetlendi gece
yankýsý düþtü ateþe…
hiç olmadýðýn kadar kör
hiç olmadýðýn kadar saðýr ol bayým
bana ve hayata…
hadi gel
kývrýlýp uyuyalým þimdi
ayrýlýða yazgýlý kaderin boynuna
zebaniler cehennemi sürerken bileklerimize
biz hep
aþk içirelim ikimize
cennetten...