/ayaklarýn kadar çýplak, elbisen kadar renkli
saçlarýn kadar gür, gözlerin kadar özgür
senden bir yaþam getir bana çocuk/
hiç sevemedim sevmedim
çoðaldýkça tükenirsin
kah aþksýn kah telaþsýn
sen tanýmadýðým memleket
bilmediðim kentler gibisin
lakin adýn ezberimde
hiç duydun mu, gördün mü beni
boyun eðerken tutsaklýða
ki özgürlük esareti
aþk maðlubiyeti sevmez
derin ýzdýraplarýn
kaçýlmaz tuzaklarýn var
belki bir ihtimal
aklým gelmeyen muþtularda
direnmekteyim
baharlarýn benden alýmlý
böceðiyle büyüsüyle
bin bir çeþit çiçeðiyle
turuncu düþünce gözlerime
gül dalýnda muþtular açacak sanmýþtým
aldattýn hayallerimi
þaþkýným ceberut duruþuna
þimdi sonuna kadar açýyorum gözlerimi
her yanda kýzýlca kýyamet
içim tuz buz, içim köz
omuzlamýþým dizlerimi
þakaðýmda binlerce namlu
yaðmalandýkça düþüncem
çalýndýkça çocukluðum
daha derine çekiyorum hýçkýrýðýmý
kendi çýðlýðým ürperiyor içimde
fikrim ihtilaçta
yalan mýsýn, riya mýsýn, yýlan mý
gözlerin ceset dolu
kirlenmiþ mavilerin
göklerin flu, göklerin hüsran
daðlarýnda aðýtlar, ellerin kan
acý akýyor nehirlerin
ne yazýk
yaþanmadý sevinçlerin güzeli
hep kýyýlarýnda kaldý gözlerim
incitti ömrümü zaman
senin olsun gülüþlerim
bak hýzla sürüklüyor vuslata
dev bir yelkovan!
23/2/2014/ Nermin Erol