durmadan tütüyor evrenin sokaklarý
is kokusu sýzýyor kapý arkalarýna
yýrtýlýyor kahýrla çatlayan acýnýn damarlarý
gözlerimde çocukluðumdan kalma üç beþ aný
bir kýrýk uçurtma, sanki kanatsýz kuþ
bir de kimsesiz çocuklarýn gece korkularý
kývýlcým kývýlcým düþüyor aklýma
ayan beyan
ah yaþam!
ne insanlar geçirdin daracýk çemberinde
kimi ahtapot kollarýnda hazana yazgýlý
hüznün tonlarýný seriyor bulutlara
kimi bahara bir nefes kadar yakýn
mutluluðun yedi rengi yüzlerinin doruðunda
ebedi sönmeyen bir gökkuþaðý
sonrasý yerinde olmayan güneþ,
çatýrdayan yeryüzü
insanlarý bin parçaya bölen dünya
h i ç b i r þey kadar anlamsýz
yaþamda sona kalan öteleþmiþ deðerler
donduruyor kanýmdaki korlanan közü
yaþam
gözlerde henüz çatlamamýþ bir tohum
nadasa býrakýlmýþ sevdalar bulvarýnda
yaþam, aç bir bebeðin çýðlýðýnda
ezgilerin yanýk tuzunda
titrek ellerinde yoksulluðun
ve dikenli tarlalarýnda memleketimin
sanki orkestra uyumunda
yayýlýyor gözlerde çýðlýklar
eþlik ediyor tufan tozlarýna
orkestra þefi martýlar
oysa yaþam…
yüreklerde coþkulu nehir
türküler kadar manidar,
gökyüzü mavi bir atlas
güneþ sýmsýcak, ufuklar sonsuz
hani nerde diyor, gece bakýþlý çocuk
hayatýn boynundan kayýp parmak uçlarýna düþen
dudak kenarlarý tuz buz, gülüþleri kayýp
geceler korku çiziyor yüzünün tuvaline
umut, beton benizli gardiyan
uyuyor þehir…
15/1/ 2012/ N_Erol