Senden artakalan düþ výzýltýlarýyla yazýyorum
Bazen elimde bir kalem umutsuzluða týrmanýyorum
Ekim sonlarý bir tutam hüzün dökülüyor kalbime
Hani kuþlarda terk-ediyor ya senin gibi/ iki kere ölüyorum…
(bak yine yýrtýk ruhumun gölgesi çarpýyor aynalara…)
Ne yazýk ki, karanlýk hüküm sürüyor hala bedenimde,
Arsýz bir kadýnýn teninden damlýyor “aþk” denen o yanýlgý…
—o aþk her neyse-çok sevgisiz geldi hep bana…
Ne yazýk ki, karanlýðý dahi seçemiyorum artýk! (sayende sevgili)
Köþe baþlarýnda bekleyen kadýnlarýn ruhunda düþlerimi arýyorum…
Bu sabah pencere önünden topladým sen olan yanlarýmý
O kadar çok üþümüþler-ki güneþ bile ýsýtmýyordu/anlýyor musun?
Temmuz baþlarý ekinler tarladan toplanýyor ya,
Hasat mevsimi de seni benden öyle bir alýyor-ki/ ölüyorum!
(iþte sevgilim “sensizlik” mevsimleri de böyle düþman yapýyor, bana)
—bir daha sakýn o aþkýnla gelme bana olur mu? Sadece “sen” gel!