sancý sancý akarken her söz
içimdeki çocuklar küsüp gidecekler
uykularýmdan
kalabalýk doðumlarda kaç gece daha biriktirir
tarihin yataklarýnda
yüreðim...
her defasýnda böyle yaðmalanýr
gözlerindeki uçurum
ateþindeki gize saklanan yalnýzlýðýmda
birkaç karanfil
dili vardýr oysa verdiðim sözlerin
sessiz köklerde
gökler attýkça Hilalini bana
ayný çarkla dönerim
ayný nizamda koþar nazým
tut ellerimden
uçabilmek için kanatlarýnýn seni sevmesi lazým
ayan dillerdeki halimle nurlanýr
çöllerde yitirdiðim naðmeler
endiþelerimse mum ýþýðýnda
son duraklarým
besbelli rüzgar söndürecek korkularý
mesafeler hep imtihan
sarsýlan yollar hep ihsan ruhuma
çünkü adý vardýr güneþlerin
cezbeder saçlarý
baðrýmda kývranan
bir lütuf
biliyorum
geçmiþin deltalarýnda tenime vurdu
ay gece ve sen
korkmadým yüzüme vuran karanlýktan
yorgun ölümler nereye gidiyorsunuz
gün yüzü görmemiþ sabahlarým var
ki;
uçabilmek için kanatlarýnýn seni sevmesi lazým