biraz sonra tekrar, yine çalar kalbim duracak sandým, açtým “-özür dilerim kapatmak zorunda kaldým kapýyý çalmadan gelir gider kayným” konuyu deðiþtirmek lazým “-kýzlar nasýl.. þirincanlar çok tatlýlar canlarýýýmm”
…. “-anlýyorum seni, bana güvenmiyorsun oysa ben.. seni tanýdýðýmdan beri senden baþka bir þey düþünmüyorum” memnun, hiç tatmadýðým baþka bir mutluluk kaplýyordu içimi söyleyeceðim çok þey vardý, onu çok seviyordum; ama sustum.. sesimi unutmuþtum..
susmuþtuk.. nefeslerimizi duyuyorduk.. onun sesini duymak, söylediklerini kaçýrmamak istiyordum baskýn, þuh, tatlý, sorgulayan bir “-evvet?” dedi “-ne evveett?” “-sen?” usulca “-ben de” diyebildim duydu mu? duymadý mý? bilmiyorum
gene o baskýn.. kadýnsý þuh ses kiii.. hem de bu defa kahkaha eþliðinde “-ne sen de” dedi “-ben de iþte..” dedim çok sonra “-ben de hep seni düþünüyorum seni çok seviyorum” diyebildim .. “-her þeyden.. herkesten çok..ben de hem de ta ilk günden beri” “ama bu baþka bir þey”di “sevmekten öte” “seni yaþamak sanki” “sende yaþamak içimde seni yaþatmak” “biliyorum” dedi “benimki de öyle”
aklýmda bir þey yok, bir þey gelmiyor bir þarkýdan, yabancý bir þairden dörtlük bu nasýl profesörlük otuzun üstünde kitap bu köylü çocuk karþýsýnda bitap en güzeli soruya soru ile cevap “-nasýl yani” “-bak þimdi sen sabah zeytinyaðlý yumurta yedin deðil mi domates-peynir, kaysý reçeli” hiç düþünmeden “evet” dedim “yanýnda da çok açýk çay” (aslýnda viþne reçeli idi) yahu nasýl bildin ki “nefesin hala yumurta kokuyor” dedi diþimi fýrçalamamýþým gibi bir utandým ki
“-ben de hep seninleyim, gece ikiydi uyandým baþýnda bekledim iki buçuk gibi usandým beklemekten, gözlerini özledim öptüm gözlerinden uyandýrdým kýyamam sana bebeðim”
“-beni çok sev, muhtacým sana” dedim “-kýyamam sana güzeliiimm neden söylemedin peki” bu defa kýzgýndý “-bilmeem” .. “-buna hakkým var mý” bir anne þefkati, bir büyük korumacýlýðý “-kýyamaaamm, caným benimmmm”.. ben seni çok özlerim.. yollardan gözlerim.. ismini sayýklarým hocacýýýmm”
þimdi alaycý “-ne diye” .. “-sen benim adýmý biliyor musun” aklýma ilk geldi “-güüülll” “gülün sana kurban olsun, masumummm” ilgimin fark edilmemesi için onu kimselerden soramadýðýmý unuttum.. … sevdim bu ismi, sen bana hep “gülüm” de “güülllüüümmm!” sahi neydi adý sordum
“benim güneþim olur musun” “olmaz” dedim “-nedeen!!” .. “sen böylesine güzelken .. “ilahemken .. ben ancak senin kulun kölen, sevdalýn olurum, sen de benim Sultaným!..”
“-beni güzel mi buluyorsun” “-hem de çook” oysa hiç düþünmemiþtim o ana kadar aklýma bile gelmedi “-yemin ederim çok güzelsin” … “sen de çok güzelsin..” “..” “-gülüüm” “-güzeliimm”
yarýn erkenden ararým ***
*** kib ssmm ben aramadan arama cnm ***
Sosyal Medyada Paylaşın:
İbrahim Çelikli. Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.