Kırmızı Gül Solduğu Zaman
Mevsimler yetim kaldý, besteler ise yarým,
Güvercinlerin gözlerinden kan damlar suya.
Keskin kýlýçlarla bölündü o masum rüya,
Daraðacýnda can çekiþir sessizce zârým;
Kýrmýzý gül solduðu zaman…
Kapandý, önsözü yazýlmamýþ aþk romaný,
Ayaklarým yere basmaz, savrulur giderim.
Köhne bir limanda gam diyetini öderim,
Duyulur kýyýlardan dalgalarýn isyaný;
Kýrmýzý gül solduðu zaman…
Mehtapsýz gecelere alýþkýným ezelden,
Çöllere bir damla yaðmur düþmese ne çýkar?
Yanmýþ Mecnun’u, söyle güneþ ne kadar yakar?
Bin kere ölür, bir kere geçerim güzelden;
Kýrmýzý gül solduðu zaman…
Hayatý hýzlý tramvaylar tüketti hemen,
Anýlarý hüzün nakýþlý bohçaya koydum.
Çürük sözlere, yalancý baharlara doydum,
Ceylanlar mahzun, daðlara çöker sis-duman;
Kýrmýzý gül solduðu zaman…
Nazenin bir güldün, beraber aðladýk-güldük,
Kýrgýndýn, lakin kalbin merhametsiz deðildi.
Çetin bir rüzgâr esti, dallarýmýz eðildi,
Ve sustuk, taþ kesildik, yolun sonuna geldik;
Kýrmýzý gül solduðu zaman…
06.04.2013
Muhittin Alaca
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.