En güzeli sana aciz kalmaktýr sevgili
bir sardunyanýn parlak zamanlarýnda
her çocuk maviden payýný alýyor
her oda kendi halinde sessiz bir tapýnak
ayak basýlmamýþ bir dünyasýn dudaklarýmda
hiçliðe misafir olmuþuz hepimiz
omuzlarýmýz yorgun yeþil orman fotoðraflarýnda
Umutlu bir cümle dileniyorum gecenin içinde
sokak lambalarý yaygara koparýyor cin/ayetlere
bir ölü nasýl bakar ya da nasýl dokunur sevdiðine
gitmemeliydik diyor tüm þiirler kurumuþ dallara
çoktan þehri terk etmiþ sonbaharlar hediye ediliyor aþklara
surlar ve dalgakýranlar nasýl boyun eymiþse, o kadar sessiziz
anlamýyoruz bu donukluðu içine çekilmiþ denizler gibiyiz
Naralar atýyor bu ülkenin atlýkarýncalarý
ovalara dönmek istiyorlar belki de
anlatamýyorum donuklukta onlara da
aþk tükenince deðiþir manzara bu büyük ülkede
ikinci el gelinlik ve ikinci el hayatlar bulaþýr rüzgara
daha hamlýðýný tamamlamamýþ sevdalar tükenir
daha toyluðundan kurtulmamýþ suçlar yapýþýr
ve daha çok yalnýzlaþýr bu yabancýlýk
içimizdeki gecekondularla seviþiriz yün boþluklarda
En güzeli sana aciz kalmaktýr sevgili
Tanrýnýn bildiklerine kör bu kabiliyetle
altýnda beklediðim saçaktan el sallamak
yaðmurun durmasýna hevessiz seviþmelerimiz
her sokak kendi çýkmazýna kör bir tapýnak
ayinlerine alaycý bakan çöp kedileriyle biz açken
gönderilmemiþ mektuplarýn rengine bulaþmadan
susmak
o tren kalkmýþ, istasyon yýkýlmýþ, raylar paslý
saat bir duaya çeyrek var yine, gelmedi demek
ve duvarlara sessizce teþekkür etmek
teþekkür ederimin siyah beyazýnda, soðuk donuk
gelmeyeceðini bilerek …
.