Þimdi bizim için
belli bir kesimin ekmekçisi diyorlar
ki bilmiyorlar ki
ne kadar çok vazgeçmiþiz aþkla þairliðimizden
bakýþlarýmýz hep ayný kayýklara
zaman uzaklaþma vaktiyse
zaman derinlere gömülme vaktiyse
zaman denizlere gebeyse
sesimiz ayný kayýklara tanýdýk
bir o kadar da yabancý
þimdi onlar þiirin keremleri
ve bizler Napolyonlarýyýz Romanýn
öykülerimizse taþýnmaya ölmüþ
asma bahçeleri misali üzümsüz
birbirinin benzerleri
seviþmelerimiz hep ayný hasetle kaldýrýmlara
parmaklarýmýzla tünemiþiz sevgililere
ciltleri yýrtýlmýþ gecelere ayný gözlerle
yýldýzsýz
tenlerimiz ise bir infialdir sokak lambalarýna
ihtimaller bile hep ufak harf ve yasadýþý
pul gibi yapýþmýþýz adressiz zihinlerde
þimdi biz tükürsek okyanus olur çimenlere
þimdi biz sevdiðimizi öpsek kirlenir bileklerimiz
ki bilmiyorlar ki
ne kadar uzun soluksuz kalmýþýz ömürlerimize...