Onbeþ ocak ikibinonüç Pazar ertesi Ve saatim çalýþmýyor. Akrep yelkovan ile yarýþmýyor artýk Daðýttým kadraný. Daðýtan, daðýlan, daðýlmýþ olan Her þeyi çok seviyorum Deliliðim kadar. Bazen sayfalar dolusu.. Saçmalamak geçiyor içimden. Dizginliyorum; Ruhumun, rayýndan çýkmýþ cümlelerini.
Harf harf, kelime kelime, cümle cümle Sana koþuyorum. Þiir oluyorum bazen, Bazen bir hikaye.. Ama en çokta sen oluyorum. Böyle deliyken ve böyle avare.. Aylardan sen Yýllardan sen Günlerden sen Saatler sensizliði asýrlar geçiyor. Miladým sen Milenyumum sen Çaðým, asrým sensin. Gençliðim, güzelliðim, Yaþlýlýðým ve çirkinliðim sensin.
Her þarký seni anlatýyor Her þiir sana dairdir Her aðýt ayrýlýðýn koynunda doðuyor Her umut vuslata dair Acýlar olmasaydý Nasýl yetiþirdi büyük sevdalar. Acý, gözyaþý, ayrýlýk olsa da Her aþkýn sonu.. Seviyoruz be Allahýna kadar. (Yoksa nasýl yazýlýrdý Bunca þiir, bunca þarký.)
Her sabah.. Gülümseyerek uyanýyorum uykulardan. Seni düþlemenin en güzel olduðu vakitler de Hava gibi doluyorsun ciðerlerime. Gözlerinle gülümsemek hayata Ve sen olmak baþtan sona Ýþte asýl mutluluk bu, olmasan da yanýmda
Þu an son gecemizi düþünüyorum Gözlerinin içi yangýn yeri gibiydi. Merak ediyorum; O yangýný baþka kim söndürebilir di? Hatýrla; o aþk fýrtýnasýný. Sadece bir an olsun, Gözlerime bak ve beni düþün.