Evcilik Oyunu
Senin içinde bir kýz çocuðu var sevgilim
Ve ben bu çocuðu
Ýlk gözlerinde gördüm mutlu olduðun zaman...
Ýki yandan toplanan
Kestane siyahý saçlarýyla
Göz kýrpýp gülümsüyor,
Fýsýltýyla davet ediyordu beni oyunlarýna.
Utanarak,
Çokca unutarak dizlerindeki yaralarý...
Ýncecik sesiyle sorduðu
Baldan tatlý;
"Benimle bir ömür evcilik oynar mýsýn?" sorusuna
Olumsuz cevap vererek
Küçük bir çocuðu kýrmak olmazdý,
Küçük bir çocuðu kýrmak acýmasýzlýktý çünkü
Ve gözyaþýnda boðmaktý onu
Aðlayýþýna neden olacaðýný bilerek...
Kabul ettim,
Dahil oldum oyunlarýna.
Kalbim,
En sevdiðin oyuncaðýn oldu sonra...
Ne de güzel oynadýn sen onunla;
Hiç kýrmayarak,
Bozmayarak,
Çizmeyerek hatta...
Kimi zaman sarýlarak,
Ýçinde saklambaç oynarak çoðu zaman
Ve baþýný yaslayýp dinleyerek gözlerini kapattýðýnda...
Seni mutlu görmekten daha güzel þeyler de varmýþ meðer,
Seni mutlu edebildiðimi görmek...
Kaynaðý olmak dudaklarýndaki kývrýlýþlarýn.
Gözbebeklerini gýdýklayan bir bakýþ,
Ýçine kelebekleri salan bir kafes olmak...
Özgürlük senin içinde!
Kelebek dolu kafesimin kapýsýný
Sana doðru açmam
Ve kýpýrdayýn,
Uçuþun diye aþkla baðýrmam da bundan
O kelebeklere...
Ahmet Kastancý
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.