Çalmak
bazen basit bir ýslýk,
fark edermiþ gibi,
pislik bir dudaktan çalýnýr,
istenmedik bir iþitilme arzusuyla,
hengameye döndürür seni.
öyle ki,
mutlu bir þarký ayýramazken,
dudaklarýndan dudaklarýný,
basit bir budaklanmayla son bulur,
odaklanýlan þarký.
bazen bir ýslýk,
alýr canýný en sýkýntýlý yerinden,
yerine baþka bir ’parça’ koyar kaderinden,
sana ‘nota’lar veren,
sýkýlan kiþinin caný çýksýn dedirten.
öyle ki,
kalp çalmaya kalkan çýðlýðýn ýslýðýna,
kar düþer yastýðýna,
o daðda küsen ilk tavþansýndýr,
bak sen þu cin alinin yaptýðýna.
bazen bir ýslýk,
seni dünyanýn en güzel kadýný yapar,
bi baþkasýný da dünyanýn en neþeli insaný,
müthiþ bir çaðrý cihazýdýr,
tutmayan frekansý.
öyle ki,
sen o romanlardaki,
prenses bir çingene sanýyorken kendini,
oynadýðý havalarda,
uçuramadýðý paraþütüsündür.
bazen bir ýslýk,
büyüktür bir viyolonselden.
bazen ýslanmayan bakla kývamýnda,
açýk ve derindir,
alýnýr gibi Veysel’den,
öyle ki,
"Bütün kusurlarýmý toprak gizliyor,
Merhem çalýp yaralarýmý tuzluyor,
Kolun açmýþ yollarýmý gözlüyor,
Benim sadýk yarim kara topraktýr."
| Emrah Nargöz
| 13 Ekim 2012 Cumartesi, 03:20
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.