ANKA/RA/’DAN İSTANBUL’A
Buz kesmiþ vedalar þehrinin
Denizi kuruyan bir kente yalnýzlýðýdýr bu…
Gerçekte var olan bizdik
Balýklarýn gözyaþý kadar tuzlu
Tuz kadar kavurucuyduk
Mesela;
Yaralarýmýza basýldýðý gibi büyüktük
Kocaman yaralarýn kanamalarýna þahit olduk
Yüreðimizin yandýðý ateþtik birbirimize
Yüzümüzün güldüðü kadar mutlu
Gökyüzü gibi maviydik fýrtýna öncesi
Martýlar kadar aç
Yürüdüðümüz yol kadar bizdik
Sen kadar kaldým sonra
Sen kadar küçük
Sen kadar ýslak
Sen kadar iþte…
Þimdi bir yüreðin nezaretindeyim
Büyümeye baþlayalý epey oldu
Ýstiklal gibi kalabalýk deðil artýk acýlarým
Mutluluðum terkedilmiþ bir kasabayý anlatmýyor masallarda
Biraz umursamazým
Biraz dengesiz
Biraz sevecen
Biraz iþte…
Düþüyorum bazen
Dizlerim kanýyor
Aðlýyorum
Aðladýðýmdan çok, gülüyorum hayata
Güldüðümden daha fazla gözlerim parlýyor
Hem aðrýlarýmda geçiyor
Ýyileþiyorum zamanla
Eskisi gibi sýzlamýyor burnumun direði
Yanýk aþk korkularý, gecenin bir vaktiyle sarmaþ dolaþ deðil artýk
Saat týkýrtýlarý beynimi kemirmiyor
Ve akrep sokmuyor beni gözlerimden
Bazen aklýma geliyorsun
Bazen uykularýma
Bazen kâbuslarýma
Bazen iþte…
Yolum bir aþka çýkýyor en güzel masalýnda Anka/ra/’nýn
En güzel yerinde, en güzel yüreðinde
Hayýr!
Dokunma…
Merhemli yaralarým
Ben mi?
Kendi yüreðimin masalýný yazýyorum
Hâlâ bir masalýn Anka/ra/’sýyým
Sen þimdi hangi masalýn Ýstanbul’usun?
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.