Buza kesmiþ yüreðinle, Çýrýlçýplak çýkýp gidiyorsun bu þehrin kapýsýný yüzüme vurarak Bir çocuk edasýyla kalýyorum, gözümdeki yaþlar avuçlarýma düþerken Hani hatýrlar mýsýn? Geceleri üþüdüðümde ayaklarýmý bacaklarýnýn arasýna alýrdýn Týpký yüreðimi yüreðine aldýðýný sandýðým gibi Ve bu koca þehri bir enkaz gibi üzerime devirip, Altýndan çýkmamý beklemeden defolup gidiyorsun
Git! Git tabi… Her gidiþ bir geliþe gebe kalýr nasýlsa Sen aþký baþka sevdalarla takas etmek için git! Yaralarýný kanatmak için, Ve her hatanda seni ne kadar çok sevdiðimi bilmeden, içindeki beni, bana býrak da git!
Kalmasýn içimde senden hiç bir þey Buyur, alabilirsin hiç/bir þeyini Ben çoktan sende býrakmýþtým her þeyimi Gururumu, sevgimi, en çok da þerefimi... Meðerse birinci dereceden akrabaymýþýz ayrýlýkla Senden sonra öðrendim ruhumun sakat kaldýðýný Ayný ayrýlýðý taþýmýþým seninle damarlarýmda Dilimizin ucunda kemikleþirken bir dudak dolusu “gitme” sözü Biz yüreðimizin ipiyle can verdik sevgili Sen alevli yüreðinin ateþiyle beni cayýr cayýr yakýp gittin bu þehirden
Git!
Sen ve ben iki ayný romanýn satýr baþý olmayýz artýk Belki farklý kitaplarda ayrý dillerden yazýlýrýz satýr satýr Ana dilimiz veda olarak Ana dilde okunuruz bundan böyle sevgili Ve hep baþkalarý okur bizi Hangi aþklarýn baþucunda yatarýz? Hangi sabahlara kalkarýz ayrý þehrin odalarýndan? Baþka kitaplarýn üzerine devrilip, Hangi raflarda tozlanýrýz kim bilir?
Buza kesiyor her yer, her þey o anda 1.74 boyunda bir vedanýn kefenini biçiyorum Ayrýlýðýn þarapnel parçalarý yüreðime daðýlýyor, Sen, büyük çaplý bir ayrýlýk çukuru açýyorsun ben de Ve içimde ölüyorsun
Ýþte tam da seni o çukurlarýn en koyusuna gömüyorum En siyahýna Üzerine hoþçakallarý atmadan Hoþça kalmadan Seni, kurda kuþa býrakýyorum sevgili
"Var mýsýn?" diye, iki de bir sorma bana Yokum iþte! Sen de yoksun bundan böyle, kimsem de yok